İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından haklarında uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak suçundan soruşturma başlatılan ve kamuoyunca tanınan kişilere yönelik jandarma ekiplerince operasyon düzenlendi.
İstanbul'da düzenlenen uyuşturucu operasyonunda 12 ünlü isim, ifadeleri ve kan örnekleri alınmak üzere İl Jandarma Komutanlığına götürüldü. Olayla ilgili TELE 1'e yorumlarda bulunan Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Hasan Sınar, gözaltı usulünü şu ifadelerle eleştirdi:
Bu sabah yaşanan süreci ülkemizde uzunca bir süredir devam eden bir hukuksuzluk ikliminin son halkası olarak değerlendirmek lazım.
Aslına bakarsanız 2005 yılında yürürlüğe giren 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun da kural tam olarak da bu şekilde düzenlenmişti. Kanunun bir 147. maddesi vardır. Bir biçimde herhangi bir şekilde suç isnadında altında bulunan kişiler çağrı kağıdı ile davet edilirler. Şu gün şu saatte şu savcılıkta hazır bulunmanız gerekiyor şeklinde o gün o saatte hazır bulunurlar. Kendilerine sorular yöneltilir, yanıtlarlar. ortaya çıkacak duruma göre ya serbest bırakılırlar ya da Cumhuriyet Scisi haklarında bir tedbir uygulanması için talepte bulunur.
Oysa bugün örneğini gördüğümüz CMK91'deki gözaltı işlemine ilişkin olarak bir şafak operasyonu yapılması çok çok istisnai durumlarda öngörülmüş bir şeydir.
Söz gelimi uyuşturucu kaçakçıları vardır. uyuşturucu kaçakçıları eee çok büyük ölçüde yurt dışına kaçacaklardır. Bir mal kaçıracaklardır. Gecikmesinde sakınca olan bir hal vardır. O anda o operasyonu yapmazsanız bir daha o operasyonu yapabilmeniz ya da o an yaptığınız zaman elde edeceğiniz faydayı bir daha aynı şekilde elde edemeyeceğiniz çok istisnai bir durum vardır.
İşte o zaman sabah 6'da insanların evine, iş yerine o baskını yapabilirsiniz. Suç delillerine ulaşabilmek için. Ama ülkemizde özellikle son bir yıldır seçilmiş siyasetçilere, bürokratlara, gazetecilere, akademisyenlere yön, aktivistlere yönelen şafak operasyonlarına baktığımızda tıpkı 2009-2010
Ergenekon döneminde olduğu gibi Ceza Muhakemesi Kanunda öngörülen koşulların hiçbir biçimde yerine gelmediği üzere çağrıldığında ayağıyla gelecek olan kişi kişilere hiçbir hukuki zorunluluk olmamasına rağmen bu şafak operasyonlarının gerçekleştirildiğini ve bu şekilde toplumun tümüne bir göz dağ verildiğini görüyoruz.
Fakat bu sabahki operasyonun bir farklılaşan özelliği var. Israrla bu operasyonu gerçekleştirenler bunun bir gözaltı işlemi olmadığını ifade ediyorlar. Biliyorsunuz Ceza Muhakemesi Kanunu 91. maddesi gözaltı işlemini yapabilmeniz için bir yazılı gözaltı kararına ihtiyaç var. Bu somut vakada bir gözaltı kararı hiçbir şekilde somut olarak ortaya konulamadı. Gözaltı kararı olmadan bu insanların neden sabahın bir vakti mevcutlu olarak ifade vermek üzere getirildiğini hukuken anlamlandırabilmek gerçekten çok zor.
Bunun kanunda bir karşılığı yok. Onun için bizim bunu kanıksamamız gerekiyor. Bunu normalleştirmememiz gerekiyor. Eğer bir gözaltı işlemi yapıyorsanız gözaltı kararını alırsınız. O gözaltı kararını tebliğ edersiniz ve ona göre gözaltı işleminde çünkü birtım yükümlülüklerin yanı sıra gözaltına alınan kişinin birtakım hak ve yetkileri de ortaya çıkar.
Bugün bu işlemin şehrin merkezinde yaşayan insanların evlerinden alınması suretiyle jandarma komutanlığına götürülmesi şeklindeki bu işlerin neden jandarmaya yaptırıldığını da halen anlayabilmiş değiliz. Bu da işlemdeki bir başka tuhaflığı ifade ediyor.
Anlıyoruz ki bugün gözaltına alınan kişilerin hiçbirine yönelik olarak bir uyuşturucu madde ticareti isnadında bulunulmamış. Olası aynı soruşturma içerisinde bir torbacının ilgisiz bir uyuşturucu ticareti yapan kişinin de bu soruşturma kapsamında hakkında işlem yapılması söz konusudur. Ama o zaman o kişiyle hakkında ticaret isnadı bulunmayan kişilerin dosyalarının tefrik edilmesi, ayrıştırılması gerekir. Bu konuda müdafi arkadaşlarımızın da gerekli başvurularda bulunması ben dolayısıyla hukuken sınıflandırmak çok zor.
TELE1
Erdoğan'dan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Kabinesi İki Yıllık Değerlendirme Toplantısı'nda önemli açıklamalar
Ümit Özdağ duruşma salonundan dışarıdaki avukatlara seslendi
Ekonomik kriz bir vurdu pir vurdu: İç çamaşırları bile…
Gökçek'in tepkisi
Kalp Krizi İle İlgili Hayat Kurtaran Bilgiler
yolcu treni raydan çıkarak devrildi
Reuters’a konuşan AKP’liler: Albayrak’ın istifası Erdoğan’ı yaraladı
Mehmet Çilingiroğlu 'Çok ama çok sevinçliyim' diyerek duyurdu: "Koronavirüsün kesin tedavisi bulundu"
Afganistan'daki 5 havaalanını Türkiye-Katar ortaklığı işletecek: Kabil Havaalanı için ön anlaşma sağlandı
Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan tahliye edildi