ERGENLİK HAKKINDA HER ŞEY
Ergenlik ne kadar da paradokslarla dolu bir dönem. Gelişim psikologlarının adeta “ikinci erken çocukluk” olarak gördükleri, çok hızlı değişimlerin yaşandığı, aslında heyecan dolu bir dönem. Paradokslarla dolu, evet: “Ergen” dediğimiz bireyler artık çocuk değildir ama yetişkin de değildir. Beyinlerinde heyecan ve arzu hissetmelerini sağlayan mekanizmalar birden gelişir ama beynin bu dürtüleri kontrol etmeye yarayan bölümü yavaş geliştiği için asi olurlar, sakar olurlar, çok âşık olurlar, çok depresif olurlar, çok isterler, çok sevinirler ve çok üzülürler.
Halbuki onlar “gençliklerinin” baharındadırlar. O çok özlediğimiz kavak yellerinin estiği yıllardır ergenlik. Peki biz niye bunu göremeyiz de ergenler hakkında şikâyet edip dururuz? O kadar ki, dilimizde “ergen” kelimesi neredeyse hakaret sayılacak bir hal almıştır. Gelin itiraf edelim, ergenliğin sorun olan kısmı ergenler değil, bizim ergenliğe bakışımız.