Çanakkale Merkez’e bağlı Sarıcaeli Köyü'nde başlayan orman yangını, şiddetli rüzgârın etkisiyle kısa sürede büyüyerek kontrolsüz şekilde yayıldı. Yangın, yoğun dumanlarla birlikte şehrin birçok noktasından görünür hale gelirken, bölgeden gelen görüntüler durumun ciddiyetini gözler önüne serdi.
HASTANE TAHLİYE EDİLDİ
Yangın, yerleşim alanlarına da sıçradı. Alevler, Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi'nin yakınına kadar ulaştı. Yangının yaklaştığı sitelerde yaşayan vatandaşlar tahliye edildi.
İTFAİYE ARACI YANDI
Bu süreçte, yangının ortasında kalan bir itfaiye aracı alevlerin arasında kalarak kullanılmaz hale geldi.
Söz konusu aracın hemen arkasında bulunan bir minibüste, huzurevinden tahliye edilmeye çalışılan kişilerin olduğu iddia edildi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, minibüsün yangının tam ortasında mahsur kaldığı görülüyor. Ancak araçtaki kişilerin durumu hakkında şu an için resmi bir açıklama yapılmış değil. Videoda, alevler arasında kalan araçlar ve yanan evlerin görüntüsü dikkat çekiyor.
ÇANAKKALE BOĞAZI DENİZ TRAFİĞİNE KAPATILDI
Yangının etkileri yalnızca karayla sınırlı kalmadı. Çanakkale Boğazı, yangının oluşturduğu yoğun duman ve güvenlik riskleri nedeniyle çift yönlü olarak geçici süreyle deniz trafiğine kapatıldı. Yetkililer, durumun seyrine göre boğaz trafiğinin yeniden düzenleneceğini belirtti.
HAVALİMANI KAPATILDI
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Çanakkale ilinde havalimanının karşısında başlayan yangın nedeniyle, Çanakkale Havalimanı pisti; devlet hava araçları, ambulans, arama kurtarma ve yangınla mücadele hava araçları hariç olmak üzere, 8 Ağustos 2025 saat 20.00’ye kadar tüm uçuşlara geçici olarak kapatılmıştır."
ÜÇ KÖY TAHLİYE EDİLDİ
Yangın nedeniyle Bayramiç ilçesine bağlı 3 köy tahliye edildi. Çanakkale Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Bayramiç Yiğitler köyü kırsalında başlayan yangın nedeniyle; Saçaklı köyü, Ahmetçeli köyü ve Doğanca köyü tedbiren tahliye edilmiştir. Yangına havadan ve karadan müdahaleye devam edilmektedir" denildi.
MUHTAR HALK TV'YE KONUŞTU
Sarıcaeli Köyü Muhtarı Ergin Gözen, Halk TV ekranlarında bölgedeki son durumu şu sözlerle aktardı:
Yangının başladığı Sarıcaeli Köyü’nün Muhtarı Ergin Gözen, Halk TV yayınına bağlanarak bölgedeki durumu detaylarıyla anlattı:
"Şu anda yangın tüm hızıyla devam ediyor. Rüzgâr çok şiddetli, saatte 50-60 kilometre civarında tahmin ediyorum. Çok kötü bir rüzgâr var. Yangın tek bir yerde değil, çeşitli bölgelerde devam ediyor. Benim bulunduğum alan köyün biraz dışında, mücavir alan içinde kalıyor. Burada çok sayıda ev, yangın riski altında."
Gözen, Orman Genel Müdürlüğü (OGM) tarafından sağlanan tankerle ve köylülerin gönüllü çabalarıyla yangına müdahale ettiklerini, ancak havadan müdahalenin yetersiz kaldığını söyledi:
"Köylülerimizle birlikte mücadele ediyoruz. Ama burası adeta cehennem yeri gibi. Yanan hayvanlara mı, evlere mi üzülelim bilemiyoruz. Çok kötü şu anda. Yangın, evlere sıfır mesafede."
HUZUREVİNİN TAHLİYESİ SAATLER ÖNCESİNDEN BAŞLADI
Muhtar Gözen, yangının yerleşim alanlarına çok yakın olduğunu vurgulayarak, köyde bulunan huzurevinin tahliyesini iki saat öncesinden haber verdiğini söyledi. Edinilen bilgiye göre, huzurevindeki yaşlıların bir kısmı tahliye edildi, bir kısmı ise tahliye edilmek üzereydi. Gözen, Çanakkale İl Sağlık Müdürü'nün desteğiyle yaşlıların köyden çıkarıldığını ifade etti:
“Huzurevinin tahliyesini haber verdim, iki saat öncesinden. En son aldığım bilgiye göre yarısı boşaltılmış, yarısı boşaltılmak üzereydi. Sağlık müdürümüz sağ olsun, yaşlılarımızı köyden çıkardı.”
"KOMŞU KÖYLERE SIÇRADIĞI SÖYLENİYOR"
Gözen, yangının yalnızca Sarıcaeli ile sınırlı kalmadığını da belirtti:
“Ben şu anda bulunduğum yerde sadece mücadeleye devam edebiliyorum. Köyün sırtlarında, 18 Mart Üniversitesi taraflarında ve komşu köylerde de durumun kötü olduğu söyleniyor. Ancak biz kafamızı kaldırıp başka bir yere bakacak halde değiliz.”
KÖYLÜLER KENDİ İMKÂNLARIYLA MÜDAHALE EDİYOR
Yangına müdahalede ciddi eksiklikler yaşandığını aktaran Gözen, bulundukları bölgede resmi ekip olmadığını, köylülerin kendi olanaklarıyla yangının önünde durmaya çalıştığını söyledi:
"Benim olduğum bölgede ekip yok. OGM’nin verdiği tankerle, köylülerimizin su motorlarıyla, traktörlerle tarlaları sürerek, köyümüzün şebekesinden su çekerek depoları dolduruyoruz. Yangını söndürmeye, önünde durmaya çalışıyoruz. Evlere, ahırlara ulaşmasını engellemeye çalışıyoruz. Ancak benim bulunduğum yerde itfaiye yok."
ÇANAKKALE BELEDİYE BAŞKANI SON DURUMU AÇIKLADI
Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, kenti etkisi altına alan orman yangınına ilişkin son durumu Halk TV'ye açıkladı.
Saat 12.30 sıralarında başlayan yangının kuvvetli rüzgarla devam ettiğini belirten Erkek, "Şu anda devlet hastanemizi koruma altına aldık. Bir sorun olmayacak. Ama üniversitemizin etrafında ciddi tehlike devam ediyor. Çok yoğun duman, yangın var. Orada ekipler yoğun çalışıyor. Bine yakın personel sahada. Ama tabii inanılmaz bir gökyüzü uçakların bile çalışması şu anda çok zor. Helikopterler çalışıyor. Bizim bir büyük bir itfaiye aracımız tamamen yangının içinde kaldı ve maalesef büyük zarar gördü. En büyük tesellimiz bir tek can kaybımızın olmaması" dedi.
"KUVVETLİ RÜZGARIN OLDUĞU GÜN YANGINLARIN ÇIKMASI DÜŞÜNDÜRÜCÜ"
En büyük endişelerinin rüzgarın hala hala kuvvetli bir şekilde devam etmesi olduğuna dikkat çeken Erkek, "Bazen ters yönden esen rüzgar, hiç umulmadık şekilde yönünü değiştirebiliyor. Aynı anda Bayramiç ilçemizde de yangın çıktı öğleden sonra. Umarım bir kasıt yoktur bu yangınlarda. Böyle kuvvetli rüzgarın olduğu günlerde birkaç noktada yangın çıkması çok endişe verici, düşündürücü. Umarım yoktur" diye konuştu.
"BİR CAN KAYBI YOK AMA MİLYONLARCA CANLI YOK OLUYOR"
Erkek, açıklamasını şu sözlerle bitirdi:
"En büyük tesellimiz bir yaralananımız, can kaybı yok. Ama öbür taraftan milyonlarca canlı yok oluyor, ekosistem olumsuz etkileniyor. Zaten hemen bir dayanışma, destek, ilçelerden, çevre illerden geldi. Bütün belediye başkanlarımız yakından takip ediyor, arıyorlar. Ben herkese, basınımıza da, sizlere de çok teşekkür ediyorum. Umarım bu gece her şey kontrol altına alınır. Biz de sabaha kadar sahada olacağız."
