Adam, eşini her şeyden çok seviyordu,

Merdivenleri nasıl çıktığını hatırlamıyordu. Kapıya vardığında, doktorları gördü. Kendini tanıttı ve eşini görmek istediğini söyledi. Doktorlardan biri başını eğerek, "Başınız sağ olsun, eşinizi maalesef kurtaramadık," dedi. Adam, eşinin yüzüne son bir kez bakıp bakamayacağını bilemedi; aldatılmanın acısı mı, yoksa sevdiği için mi, bilinmez, gözlerini ona çeviremedi. Cenaze işlemleri konusunda da eşinin ailesine bırakmıştı her şeyi.

On gün geçmişti. Adam, günler geçtikçe iyice yıpranmış, bir şekilde hayattan kopmuş gibiydi. Odaya bakarken gözleri sürekli duvarda asılı olan kartta takılı kalıyordu. Tam o sırada kapı çaldı. Genç bir kurye, büyük bir paketi kapının önüne bıraktı. Gülümseyerek, "Doğum gününüz kutlu olsun efendim. Eşiniz, 10 gün önce hediyenizi ayarlamış ve bugün teslim edilmesi için talimat vermişti," dedi.
Reklamlar