İstanbul'daki Özel Aile Hastanesi'ndeki hastalarla yoğun bakımda, acilde, ameliyathanede stent pazarlığı yapıldı. İncelemelerin ardından ilgili bölüm Sağlık Bakanlığı tarafından kapatıldı. Ulusal Kanal, o hastanedeki skandalın ilk olmadığını ortaya çıkardı.
51 yaşındaki BT, göğüs ağrısı nedeniyle Taksim'de bir hastaneye başvurdu. Ardından İstanbul Bahçelievlerdeki Özel Aile Hastanesi'ne sevk edildi. Ameliyathanedeyken hastayla stent pazarlığı yapıldı. Pazarlık görüntülerinin ortaya çıkmasıyla Sağlık Bakanlığı hastanenin anjiyografi ünitesini kapattı. Hastaneye idarî para cezası uygulanırken, pazarlığa engel olmayan hekimler de İstanbul Tabipler Odası'na bildirildi. Ulusal kanal, o hastanede benzer vakaların daha önce de yaşandığını tespit etti. İsminin gizli tutulmasını isteyen bir hasta, bir ay önce kalp brizi şikâyetiyle önce ambulansla Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu şehir hastanesine götürüldü. Yer yok denilerek özel aile hastanesine sevk edildi.
O andan sonra başına gelmeyen kalmadı. O hastaya yoğun bakımda devletin stentlerinin iyi olmadığı söylendi. Kendisine 20, 40 ve 60 bin değerlerindeki stentler önerildi. Hasta devletin stentini tercih etti, anjiyo oldu. Yazılan 4 ilaçtan birini kodu eksik yazıldığı için alamadı. Bir gün sonra hasta tekrar rahatsızlandı. Gazi Osman Paşa'daki Taksim İlk Yardım Hastanesi'ne götürüldü. Ancak yine aile hastanesine sevk edildi. İlk muayenede stentin tıkandığı söylendi. Kod eksikliği nedeniyle alamadığı ilaçtan sorumlu tutuldu. Hasta ilacı içmedi, stent tıkandı diye dosyaya not düşüldü. Hasta bu kez Profesör Dr. K.İ'nin önerdiği standı kabul etti. Önce 30 bin lira ücret çıkarıldı. Sonra 15 bine düşürüldü. Hasta ikinci kez anjiyo oldu. Ancak skandallar bitmedi. Ücret elden talep edildi. Makbuz verilemeyeceği söylendi.
Bir diğer hasta ise 94 yaşındaydı. Mart 2024 yılında rahatsızdan önce Özel Aile Hastanesi'ne başvurdu. Acildeki hastanın ailesiyle stent pazarlığı yapıldı. Profesör Dr. K.İ., 20 bin lira olan standı takmakta zorlandığını söyleyerek, hasta yakınlarına 40 bin lira olan standı önerdi. Ameliyat yapıldı ancak yaşlı adam bir hafta sonra hayatını kaybetti. Ulusal Kanal suçlamaları Özel Aile Hastanesi başhekimine sordu. Ancak başhekim sorularımızı yanıtlamayı kabul etmedi. Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. K.İ. hasta ve yakınlarının iddialarını reddetti. Ulusal Kanal'a konuşan K.İ. pazarlık yapmadığını söyledi. Prof. Dr. K.İ. şöyle konuştu: “Modern tıp ne derse onu yaparız. Stent pazarlığı yapmadım. Bunlar asılsız iddialar. Reçetelerdeki kot hatası sistemden kaynaklı. Stentli damar bir günde değil, bir saat içerisinde de tıkanabilir.”
Ulusal Kanal konuyla ilgili İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Hizmetleri Başkanlığını da defalarca aradı ancak hiçbir yetkili telefonlara çıkmadı. Bütün bu yaşananlar bir kez daha özel sağlık sisteminin toplum sağlığını hiçe saydığını gözler önüne serdi. Parası olanın sağlık hizmetinden etkin yararlanabildiği sistem stratejik risk olarak Türkiye'nin önünde duruyor. Cumhuriyetçi Hekimler Başkanı İrfan Gökçay, “Kademeli olarak özel sağlık kurumlarından hizmet satın alma yöntemi durdurulmalı, bu yoldan vazgeçilmelidir.” ifadelerini kullandı.