Kısır bu gelin dedi

Köyden şehre büyük umutlarla giden Musa, şehirde uzun süre kapıcılık yapmış, sigortası dolar dolmaz göçünü topladığı gibi köyüne geri dönmüştü. Konu komşu hoş geldiğine geliyor, uzun yıllar şehirde oturan bu ailenin evini alıcı gözü ile inceliyorlardı. Dört kızı bir oğlu vardı ve kızları da oldukça güzeldi. Köye taşınalı fazla bir zaman olmamasına rağmen, kızları için görücüler gelip gitmeye başlamıştı bile. Musa’nın karısı Fadime; “bey, kulağıma bir şeyler çalındı. Kızların başını bağlayalım ne olur ne olmaz” dedi. Karısının sözleri üzerine, Musa, alelacele kısa arayla iki kızını da baş göz etti. Köyden çıkalı uzun süre olmuştu. Kızlarını verdikleri aileleri pekte iyi tanımıyorlardı. Neyse ki kızlarının birini aynı mahalleden birine vermişlerdi. Yakındı, kızları istediği zaman evlerine gelebilirdi. En çokta buna sevinmişti Musa ama umduğu gibi olmadı. Nedense evlendikten sonra babasının evinin kapısını dahi açmamıştı kızı. Musa, masmavi gözlerini kıstı ve düşünceli şekilde karısına baktı. Aklından ne geçirdiği anlaşılmıyordu.
Reklamlar