Çocuk, altının düştüğü nehre şaşkınlıklı bir-iki saniye baktıktan sonra, babasına döndü ve sordu: “Şimdi evlenebilirim, değil mi babacığım?” Babası başını iki yana salladı: “Hayır oğlum. Sana kendi alınterinle ve emeğinle kazandığın bir altını getirmeni söylemiştim. Bu altını sen kazanmamışsın ki! Genç delikanlı babasının gerçeği nasıl keşfettiğini anlayamamıştı. Sahiden de, parayı bir arkadaşından ödünç almıştı. Ertesi gün, bu defa annesinden bir altın borç aldı ve parayı babasına götürdü. Babası altını aldı ve yine nehre fırlattı. Delikanlı bir kez daha şaşırmıştı: “Bunu niye yapıyorsun baba, anlamadım. Ama sana bir altın getirmiş oldum, artık evlenebilir miyim?” Babası bu defa da izin vermedi oğluna:
“Bu altını da sen kazanmamışsın!”