Uzlaşı ve diyalog dili
Halbuki içeride, ekonomik reform programına olan güven giderek artmışken, çok büyük problemlerle devir alınan ekonomide, sorunlara rağmen bir toparlanmadan bahsedebiliyorduk. Tekrar güven ortamı oluşmaya başlamıştı.
Yine içeride siyasi anlamda kritik gelişmelerin içinden geçtiğimiz bir döneme girdiğimiz malum. Uzlaşı ve diyalog dilini yakalamak üzereydik.
Tarihi bir adım olan “barış sürecini” desteklediğimi daha önce açıkça beyan etmiştim.
Çok cesurca başlatılan bu süreçte, sabırlı bir şekilde stratejik adımlar atılarak 40 yıllı aşkın süregelen bir problemin aşılabilmesi ihtimali hepimizi şüphesiz heyecanlandırdı. İçimizi umutla doldurdu.
Dış politika anlamında, ne kadar stratejik bir jeopolitik öneme sahip olduğumuzu Avrupa ve ötesi sonunda yeniden kavrayabildi.
Sürdürülebilir çözüm arayışları
Gerek Suriye’deki yeni yönetimle ilişkilerimiz gerekse Filistinli kardeşlerimizin uğradığı mezalime ilişkin Arap ülkelerinden bile fazla çıkardığımız sesimiz sağlam duruşumuzun göstergesi. Bu konularda sürdürülebilir çözüm arayışlarının önemli bir parçasıyız.
Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesine yönelik önemli aktörlerden biri olduğumuzu biz değil tüm Avrupa ve dünya söylemeye başladı. Bu konuda Avrupa’da gerçekleştirilen kilit konferanslarının en önemli davetlileri arasında yerimizi aldık.