Bu açık ki hediye kartıydı. Ama tam 150 TL’lik yüklenmiş idi. Kadıncağız çantasına baktı, 7-8 TL yalnızca çıkardı. Kardeşim yetmeyecek pasta kalsın dedi. O sırada küçücük kız itiraz etti. Annesi sonra alırız kızım dedi. Küçük kız ise geride bıraktığımız sene de bu şekilde demiştin anne deyip ağlamaklı çıktı ve gitti. Kapının önünde soğuk betona oturdu ve annesini beklemeye koyuldu. Belli ki küçük kızın geride bıraktığımız seneda bir pastası olmamıştı.O kız geride bıraktığımız seneyi hiç unutmamıştı. Ve bugün anası gene alamamıştı. Özür dileyerek ablaya seslendim. Dedim ki: ”Ablacım. Bugün benim de kızımın doğum günü. Ama ben işim gereği diğer şehirdeyim şu an. Bu gece onun beraberinde olamayacağım. Ne olur bana izin ver de gönlüm ferahlasın. Bu pastayı ben alayım senin kızında doğum günü kutlasın. Tanrı rızası amacıyla bu kardeşini geri çevirme. Sende beni sevindirmiş olursun bu türce”. Çok itiraz etse de ısrarlarıma dayanamadı. ”Borç olarak alırım. Eşinizin telefonunu yazın bir kağıda. En kısa vakitte ödemek amacıyla onu ararım” dedi