Uzanıp aldım. Tozlu, ince uzun, eski bir kutuydu.
“Açma şimdi,” dedi. “Ben ölünce… sadece sen aç. Kimseye gösterme.”
Üzerinde sararmış bir not:
> “Gözlerin bana yalan söylemedi Elif.
Ama gerçek olan her şey acıtır.”
Yutkundum. “Bu ne demek?”
Gözlerini kapadı.
“İçinde geçmiş var… Benim… ve senin de…”
Üç gün sonra… gece…
Odasına girdiğimde, nefes almıyordu vefat etmisti
Cenaze… kalabalık… dualar… ağlayanlar…
Ama ben sessizdim. Kutuyu sakladım.
Gece herkes uyuyunca…
Kilit olmayan kapağını yavaşça açtım.
Ve tam o anda…
Kutunun içindekini görünce…
Bir çığlık attım.
Çünkü içinden çıkan şey…
Benim hayatımı mahvetti…Devamını okumak için diğer sayfaya gecebilirisniz..,