Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Halk TV'de yayınlanan Rota programında Sinem Fıstıkoğlu, Fikret Bila, İsmail Saymaz ve Kürşad Oğuz'un gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "Adaylık gibi bir derdim yok" açıklaması sorulan Özel, "Benim onun adaylığı ile ilgilenmek gibi bir derdim yok. Eğer Kasım’a kadar seçimleri yaptı, yaptı. Erken seçime destek veririz ve olur. Kasım değil de bu sene kararını almak şartıyla, Kasım’da olmazsa seneye Nisan’da olsun. Kararını bu seneden, şimdiden almak şartıyla olur.
Ama ben durayım, seçimlere altı ay kala öne alayım, tekrar aday olayım. Öyle bir şey yok. Öyle bir şey yapmayacağımızı söyledik. Hesabını, kitabını ona göre yapsın. Zaten arkasından kimin aday olacağı konusunda AK Parti’de ortalık toz duman. Anayasa değişikliğini kendi için istediğinde rıza üretemiyor. Önemli olan Erdoğan’ı, yıllardır alıştığı konforlu, oyun kurucu pozisyonunda görmemekte.
Erdoğan, oyunu kuracak bir pozisyonda değil. Milletin bir kararı var oyunu millet kuracak. Millet değişim talebini gördü heyecanlandı. Bunu Erdoğan da gördü. Adayı aldı hapse attı. Millet de bunu bir darbe olarak gördü ve buna direniyor. Mevzu bu zeminde gidiyor.
Öyle 'Bunları bırakalım Anayasa masası kuralım.' Sen önce bırakacaksan haksız içeride tuttuğun arkadaşlarımızı serbest bırak. Bırakacaksan bu inadı bırak.
Sen AİHM kararları uymayacaksın, AYM kararlarına uymayacaksın. Muhaliflerin tamamını, öğrenci de olsa, akademisyen de olsa, gazeteci de olsa, siyasetçi de olsa içeri atacaksın, sürekli yargı eliyle disipline etmeye çalışacaksın, sonra olay eksiksiz demokratik bir ülkede geçiyormuş gibi, 'gelin Anayasa yapalım' diyeceksin. Olacak şey değil. Menemen yapmam seninle, Anayasa mı yapacağım?
Anayasa masası toplumsal mutabakat masasıdır. Sen devleti öyle bir yönet ki bununla yapılır desinler. Benim bu şartlarda o masaya oturmam kendimi inkar etmem demek. Ben arkamda kimseyi bırakıp Erdoğan ile anayasa yapmam.
Ben terörsüz Türkiye de istiyorum, demokratik Türkiye istiyorum, tutuksuz yargılanma istiyorum. Ayrıca bunu sadece Ekrem İmamoğlu için değil, Ümit Özdağ için de istiyorum Selahattin Demirtaş için de istiyorum. Yani bütün siyasi tutsakların, tutukluların, hükümlülerin serbest kalmasını…
Öyle geçmişte de onunla karşı karşıyaydık Erdoğan’la, o zaman Genel Başkan değildim ama partim adına Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk bütün süreçleri takip ediyordum. O Zekeriya Öz’e kefildi, ben İlker Başbuğ’a. O Zekeriya Öz’e kefildi, ben Mehmet Haberal’a, Mustafa Balbay’a. Ben Türk Ordusunda görev yapmış şerefli subaylara kefildim. Hayatta olanlar başı dik, alnı açık geziyorlar. Bununki fare gibi kaçtı Zekeriya Öz. Şimdi bir başkasına kefil oluyor. Yine benim kefil olduklarım belli. Tarih tekerrürden ibaret ama tarihten biraz da ders almak lazım. Sen bir kez daha aynı hatayı yapma.
Düne kadar en ağır dille eleştirdiğiniz, terörist dediğiniz, neler neler söylediğiniz DEM Parti ile süreç yürütmenize itirazım yok. Terörist başı, bebek katili dediğinize teşekkür ediyorsunuz, o sizin tasarrufunuz. Ben süreci tıkayan değil, silah bırakılacaksa bırakılsın, analar ağlamayacaksa, şehit gelmeyecekse en büyük savunucusu benim.
Teröre giden para, emekliye, asgari ücretliye gidecekse ki bizim iktidarımızda öyle olacak. Bunun neyin karşısında olacağım? Ama bu yapılırken ta bu kadar kişiye sen alan açarken, İstanbul’un seçilmiş belediye başkanını içeride iftiralarla tutamazsın.
Oraya da çözüm bulacağız hep beraber. Bunun yanında sadece bunu şart koşuyor da değilim. Selahattin Demirtaş’ı da tutma, Ümit Özdağ’ı da tutma. Siyasi tutuklu olmasın. Anayasa Mahkemesi kararına uy, Can Atalay çıksın. AİHM kararına uy, Kavala çıksın. Gezi’deki arkadaşlarımızın hepsi çıksın.
Ben tut ki oturdum bir Anayasa masasına. Ayakta 17 milyon 499 bin 999 kişi kalacak. Bize oy veren 17 milyon 500 bin kişi Anayasa masasına oturulmasını doğru bulmuyorsa, ben otursam kızımla, eşim, anamla, babam ayakta kalır yani.
Onlar bile oturmaz o Anayasa masasına. O yüzden Anayasa masası toplumsal mutabakat masasıdır. Sen öyle bir devleti yönet ki ‘Bununla Anayasa yapılır’ desinler. Onlar oturunca ben onlar adına otururum zaten. Ama bu şartlar altında dediğim gibi mümkün değil Anayasa yapmak.
Yani asla oturup da bir şey olmaz, bu şartlar altında Anayasa yapmaya kalkışmak demek, benim kendimi inkar etmem demek olur. Cumhuriyet Halk Partisi’nin kendini inkar etmesi. Çünkü Anayasa yapmanın zemini toplumsal mutabakat metni. En geniş uzlaşıyla olacak. Böyle ülkeyi yönetenle ben, Ekrem Başkan’ı içeri atan, Resul Emrah Şahan’a kayyım atayanla nasıl uzlaşırım?"
Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "ahtapot" benzetmesinin sorulması üzerine, "Ben yarın ona bir ahtapot göstereceğim. Bunu ilk kez söylüyorum. Bir kere bir an için doğru olduğunu düşünelim söylediğinin. Bunda da yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı, gizli yürütülmekte olan bir soruşturmadan Erdoğan’a bilgi verdiği sonucu çıkar. Ben Erdoğan’ın bir tek gördüğü ahtapotu, yarın grup toplantımızı izleyen herkese göstereceğim inşallah. O ahtapot nasıl bir ahtapotmuş diye. Ahtapotu bir görsün bakalım. Ahtapot dediğin nasıl bir şey oluyormuş, görelim bakalım" ifadesini kullandı.
Ekrem İmamoğlu’nun hedef alınmasının ardında muhalefeti parçalama girişimleri olduğunu savunan Özel, “Benim Ekrem İmamoğlu’nu hapisten çıkarmak, aday yapmak ve kazandırmak suretiyle ülkeye demokrasi getirme hedefim var” dedi.
İktidarın yargı yoluyla muhalefeti bastırmaya çalıştığını söyleyen Özel, operasyonların ilk evresinin iftira olduğunu, şimdi ise itirafçılık baskısı üzerinden psikolojik harp yürütüldüğünü ifade etti. “Ahlaki üstünlük bizde, psikolojik üstünlük bizde” diyerek direnişe devam edeceklerini söyledi.
Özel, CHP Kurultayı’na yönelik açılan davaları “CHP’yi tartışılır kılmak için açılmış süreç odaklı davalar” olarak nitelendirdi.
Parti içi tartışma yaratmak isteyenleri sert bir dille eleştiren Özel, “Parti içi bir tartışma arayanlar varsa AK Parti’yi takip etsinler” dedi. Kurultayda tüm geçerli oyları aldığını ve anahtar listesinin delmeden geçtiğini hatırlatarak tartışmanın kapandığını vurguladı.
Nefes