Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, 2021 - 2024 yılları arasında düzenlenen ve şimdilerde soruşturma konusu edilen konserlerle ilgili kameralar karşısına geçti.
Bilindiği üzere dün sabah saatlerinde düzenlenen operasyonda organizasyonlarda görev yapmış 13 kişi "görevi kötüye kullanma ve ihaleye fesat karıştırma" suçlarından gözaltına alınmıştı.İkisinin henüz o dönemde Yavaş tarafından görevden alınmış isimler olması dikkati çekmişti.
Etkinliklerle ilgili suçlamalara yanıt verirken bilirkişi heyetinin uzmanlık alanlarının konuyla hiçbir alakası olmadığını belirten Yavaş, aynı alanda düzenlenen konserlerin maliyetlerinin araştırılması durumunda bu durumla karşı karşıya kalmayacaklarını söyledi.
Konuşmasının önemli bölümünüyse "Bugüne kısmetmiş" diyerek 'Ankara'nın en büyük trolü' olarak isimlendirdiği eski büyükşehir belediye başkanı Melih Gökçek'e ayırdı.
O dönem yapılan ihaleleri tek tek anlatıp buralarda milyarlarca liralık kamu zararı oluştuğunu, ancak soruşturma dahi açılmadığını belirten Yavaş, LED ekranda bir şema yayınlayıp şunları söyledi:
"Bu ülkede Gökçek ve ailesinin tümü hapse girmeden asla adaletten bahsedilemez."

Yavaş, Gökçek'in Dikmen'deki lüks lojman davasını kaybettiğini hatırlatarak şunları kayda geçirdi:
"Açıklayın gelir kaynaklarınızı. Türk yargısına vereceksiniz bunun hesabını. Fitil fitil burnunuzdan gelecek. Öyle yok, Ankara halkının malına sahip çıkmaya devam edeceğiz. Gökçek, usulsüz oturduğun o ev var ya. Çık bakalım o evden. Evsiz kalmazsın, oğlan villa yapıyor oturtur senin bir katında."
Yavaş, burada Melih Gökçek'in oğlu Osman Gökçek'in Aralık 2024’te Gölbaşı ilçesinde inşa edildiği ortaya çıkan malikanesinden bahsediyor.
Toplam inşaat alanı 2 bin 401 metrekare olan konut, o dönem siyaset sahnesinde büyük tartışmalara neden olmuş, oğul Gökçek’se yapının değerinin 600 milyon TL olduğunu reddetmişti:
"Yalan makinası Veli Ağababa evin 600 milyon TL değerinde olduğunu söylemiştir .Külliyen yalandır. Kendisine buradan çağrımdır yarın sabah bu parayı getiren her kim olursa olsun satmaya hazırım ve paranın tamamını Mehmetçik Vakfı’na bağışlayacağım.
Ancak bu ücretin gerçek olduğunu Veli Ağababa ispatlamaz ise dünyanın en adi şerefsiz ve namussuz insanı olduğunu da buradan belirtmek isterim. Ankara'da 600 milyon TL’ye satılık bir evin olmadığını bilmeyecek kadar akılsız olan tetikçi bir televizyon camiası olduğunu görmekte beni şaşırtmadı."
Basın toplantısı saat 14.10'da başladı. Konuşmasına gecikme için özür dileyerek başlayan Yavaş, soruşturmayla ilgili şunları kayda geçirdi:
"Aylardır her yerde bize yöneltilen, TV'lerde konuşulan konuları, özellikle Melih Gökçek hakkında yaptığınız şikayetler ne oldu sorusuna muhatap oluyorduk.
Teftiş ettik, bizim yaptığımız teftişte herhangi bir kamu zararı çıkmadı. Müfettişler geldi, incelemeler yaptılar. Bilirkişi heyeti oluşturdular. Uzmanlık alanlarıyla hiçbir alakası yok. Medya uzmanı, Ankara defterdarlığı muhasebe uzmanı, Ankara Gençlik Spor İl Müdürlüğü personeli. Bunlardan bilirkişi heyeti oluşturmuşlar. Uzman kişilerden oluşması gerekirdi.

Bunlar bilirkişi raporu düzenlemiş, müfettişler dosyayı savcılığa göndermiş. İtirazlar sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı dosyayı savcılığa göndermek suretiyle inceleme başlatmış. Bilirkişi heyeti tayin etmiş. Bu heyet de eski rapor üzerinden kamu zararı açıklıyor. Usule uygun yapılmayan bir inceleme üzerine yapılan...
Siz eğer kıyaslayacaksanız Mercedes'i Mercedes'le kıyaslayın dedik. Bu işlerle uğraşmamış birinin bilirkişilik yapması mümkün değil. Aynı alanda Tarkan konseri yapıldı. Firmaya sorabilirsiniz. Kültür Bakanlığı'na kültür yolu için ne kadar harcamışlar sorabilirsiniz' dedik. Sorulsaydı bunları konuşmuyor olacaktık.
Bu tutarı nasıl belirlediler bilemiyoruz. Konserle ilgili pahalı yapmışlarsa cezasını çekerler ama yapmamışlarsa aklanırlar. Sabaha karşı gözaltına alındılar, kaç yıldır çalışıyorlar. İfadeye çağırdığınızda gelmediler mi? Artık bu usulün Türkiye'den kalkması lazım."
Dezenformasyonla Mücadale Merkezi (DMM) tarafından dağıtıldığı belirtilen bülten ve Akit'te yapılan yayınla ilgili olarak "Ben bu dosyada yokum. Beni itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Ama şunu söyleyeyim, doğru duvar yıkılmaz" ifadesini kullandı.

Ardından uzun uzun Gökçek döneminden bahsetti:
Gökçek dönemi dosyalarından ihaleye fesat, kamu zararı iddiasıyla 100'e yakın şikayetimiz oldu. 55 tanesinde bilirkişi raporu alınarak takipsizlik kararı verildi.
11 tanesinde bilirkişi raporu alınmadan takipsizlik kararı verildi. 11 tanesinde ise iddianame düzenlendi. Yargılanacak, yargılandıktan sonra mahkeme cezayı kesinleştirdikten sonra biz o insanlara suçlu diyebileceğiz.
Bu dosyalardan iki tanesi Melih Gökçek'in tarafı olduğu dosyalar. Bazılarına hiçbir işlem yapılmadı. Peki, bu niye böyle oldu?
Ankara'da 4 bin bilirkişi var ama her nasılsa bizim yaptığımız bütün şikayetler hep aynı bilirkişilere gitti.
En son kamu zararı veren bilirkişi de bunlardan bir tanesi. Yani onları aklamak için rapor düzenleyenler bizim personelimizi suçlamak için rapor düzenleyenle aynı şahıs.
Boş geziyor ya oğlu. Oğluna iş vermesi lazım. Futbol takımı verip onunla 'oyalaması lazım. Babası ona futbol takımı almış e buna para lazım.
Bazı şirketlerden ihale vermek suretiyle ve bir de hafriyat gelirini, belediyenin oldukça büyük gelirini Osmanlıspor’a vermiş.
Sayın Mustafa Tuna gelir gelmez bunu sonlandırdı. Biz gelir gelmez dosyayı şikayet ettik ve takipsizlik kararı çıktı. Gökçek'in orada imzası yokmuş. Avukatımız 4 kere verdi. Bilirkişi görmedi, savcı da mı görmedi. Oğlunun futbol hevesine gitti bu paralar. Bunun hesabı sorulmamalı mı arkadaşlar? Bu kamu zararı değil mi? Kamu zararı ne kadar olursa gözaltına alırsınız, tutuklarsınız?"

Teleferik dosyasını anlatayım. Hayvanat bahçesi yapacağım diye açtığımız yere teleferik öngörmüşler. AKP İl Başkan Yardımcısı'na vermişler ihaleyi. İşe başlıyor. Ondan sonra bu ihale yapılırken 240 günde bitecek dedikleri ihaleyi 1540 gün daha uzatmışlar.
Yapamamış, terk edip gitmiş. İncelettik. Bu projeyi hazırlayan adam o şirketin elemanı çıktı. Bunun tespitini Sayıştay ve bilirkişiler yaptı. 6 yıl oldu, bir gün ifadeye çağrılmadı. Neden çağrılmıyor? Zarar 2 milyar küsur. Neden yaka paça götürmüyorsunuz? Bize adaletten bahsetmeyin. Gökçek ve ailesinin tümü hapse girmeden asla adaletten bahsedilemez.
15 Temmuz 2016'yı hatırlıyorsunuz değil mi? Melih Gökçek'in FETÖ'cülerle ilişkisi orada. Personeli zaten çoğu şu an kaçak. Ve şikayet ediliyor. Ağustos 20'de falan FETÖ'den tahkikat başlıyor. Ama ona hiçbir şey yapmıyorlar. 2016'dan itibaren hiçbir şey yapmıyorlar. Görevden alınma sebebi 1.5 ay sonra Sayın Cumhurbaşkanı görevi bırakmasını istedi. Nazlandı, nazlandı, görevi bırakmak zorunda kaldı.
Benimle ilgili şikayette bulundu 2018'de. 10 yıllık tape soruşturmaları yapılıyor. Hiçbir şey bulunmuyor. Ama Gökçek'in hiçbir HTS kaydı sorgulanmıyor. Şimdi 'Beni cinler kandırdı' diye kurtulmaya kalkıyor. Gökçek ve ailesi yargılanmadan adaletten bahsedemezsiniz.
Oğlu Osman 2010'lu yıllarda mütevelli heyetinde, Osman Samanyolu Koleji'nden mezun. Aktardığı kaynak ayrı bir şey. Hatta hatta 17-25 Aralık'tan Aralık'tan sonra FETÖ'ye verdiği imar rantları var. Bunlara takipsizlik kararı verildi. İnşallah bir gün adalet tesis edilecek, herkes işlediği suçun cezasını çekecek.
Evinizde Gürcistanlı masözü belediyeden maaşını vererek çalıştırıyorsunuz. Bunu bir Allah’ın kulu belediyeye ödettir mi? Beyaz TV oradan finanse edilir, masraflar oradan, spor kulübü oradan finanse edilir.

2019 yılında Ankara halkı öyle bir karar verdi ki bunların kamu malına çöktüğünü görüp, Ankara halkının imar vurgunlarıyla paralarının çar çur olduğunu görüp bizi göreve getirdi. Yapandan hesabını soracağız. En yakın arkadaşım, kardeşim olsa hesabını soracağım.
Ve meğer bu kadar parayı ne yapacaklar. ileriyi hesap etmişler. Yarın oğlana bir ev lazım, villa lazım. Şimdiden ayarlayalım demişler. O şirketlerden biri almış, inşasını da ANKA Park'ı yapan şirketlerden biri üstlenmiş.
Hayatınızca hangi işi yaptınız? Kaç sigortalı çalıştırdınız? Bu kaynağı nereden buldunuz? Ben dahil bütün siyasetçiler nereden bulduğunu açıklamak zorundadır. Açıklayın gelir kaynaklarınızı. Türk yargısına vereceksiniz bunun hesabını.
Fitil fitil burnunuzdan gelecek. Öyle yok, Ankara halkının malına sahip çıkmaya devam edeceğiz. Gökçek, usulsüz oturduğun o ev var ya. Çık bakalım o evden. Evsiz kalmazsın, oğlan villa yapıyor oturtur senin bir katında.
Ankara'da belediyenin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında Ebru Gündeş konserine 69 milyon lira ödediğine dair iddia tartışma yarattı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, 11 Kasım 2024'te - Gündeş'in izniyle - kendisine ve ekibine ödenen miktarı 4 milyon 750 bin lira olarak paylaştı.
Yavaş, 'doğru olmayan bilgilerin' belediye içinde 'belli amaçlarla sızdırıldığını' savundu ve "Bir algı operasyonunun içindeyiz" dedi.
Belediyenin 2021, 2022 ve 2023 yıllarında düzenlediği tüm konserlerde yapılan harcamaları açıklayan Yavaş, bunların Sayıştay denetimine tabi tutulduğunu, kanuna ve usule aykırı hiçbir bulgunun bulunamadığını söyledi.
Aylar sonra, dün sabah itibariyle eski ve yeni belediye yetkilileri dahil 13 kişi gözaltına alındı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmada bu isimlere 'görevi kötüye kullanma' ve 'ihaleye fesat karıştırma' suçlamaları yöneltiliyor.
Nefes
Kabataş Erkek Lisesi'nde Atatürk portresine zarar verilmesine suç duyurusu!8 izlenme
7 Şehrimizi İlgilendiren Üzücü Bilgi24 izlenme
Ukrayna’da yıkımın bedeli belli oldu3 izlenme
İBB’de iki seçim arası iade edilen 517 aracın sırrı ne?9 izlenme
CHP’ye göre HDP’nin içinde PKK olabilirmiş!13 izlenme
Erbakan'ın oğlunun partisi Son Anda Cumhur ittifakına katıldı10 izlenme
Siyanürün altından Erdoğan’ın danışmanı çıktı15 izlenme
Osmaniye'de konteyner kentte uyuz ve ishal vakaları başladı7 izlenme