Kılıçdaroğlu koltuğa mahkeme kararıyla mı dönecek?

Yazıya göre, kurultaya ilişkin tüm şaibe iddiaları tek bir dava dosyasında toplandı. Son duruşmada ise sadece olağan kurultayın değil, onun ardından yapılan olağanüstü kurultayın da geçersiz olabileceğine dair bir ifade mahkeme tutanaklarına geçti. Dava 30 Haziran’a ertelendi. O tarihte verilecek kararın CHP’deki mevcut yönetimi görevden düşürmesi ve Kılıçdaroğlu liderliğindeki eski yapının yeniden göreve gelmesi ihtimal dahilinde.

Kurultayı yerinde takip ettiğini belirten Mengü, salonda yoğun bir gerginlik ve öfke havasının hâkim olduğunu yazdı. Pek çok delege ile il ve ilçe yöneticisinin, Kılıçdaroğlu’nun sağ partilere 30 milletvekili verme kararını eleştirdiğini aktaran Mengü, bu kararın tabanda derin bir kırgınlık yarattığını ifade etti.

Mengü ayrıca, kurultay sürecine dair iddiaların iktidara yakın medya organlarında sıkça yer bulduğunu da vurguladı. Kılıçdaroğlu’nun tartışmaların ardından sosyal medya hesabından yaptığı sert paylaşımlarla, mevcut yönetime karşı açık bir tavır aldığını ifade etti. Aynı yazıda, siyaset bilimci Behlül Özkan’ın “Kılıçdaroğlu’nun Ana Muhalefet Liderliği ve İşbirlikçilik” başlıklı makalesine de değinildi. Özkan, Kılıçdaroğlu’nun iktidarla uzlaşma eğiliminde olduğunu ve bu yaklaşımın muhalefeti etkisizleştirdiğini savunmuştu.

Son olarak Mengü, 30 Haziran’da açıklanacak mahkeme kararının yalnızca CHP açısından değil, Türkiye demokrasisi için de belirleyici olacağını söyledi. “Bu ülkede seçimle iktidar değişebiliyor mu, yoksa seçim sonuçları beğenilmeyince mahkeme kararıyla sandıktan çıkan karar yok mu sayılıveriyor?” sorusunu sorarak, Türkiye'nin demokrasi sınavından geçtiğini ifade etti.
Reklamlar