İstanbul Üniversitesi'nden dikkat çeken bir karar geldi. Hukuk Fakültesi'nin 2025-2026 güz programında cuma günlerine ders konulmadı. Bir tek birinci sınıflar için saat 15.30 ve 17.00 arası çevirimiçi yani uzaktan Atatürk İlkeleri ve İnkilap tarihi dersi konuldu.

Hukuk Fakültesi'nin geçen seneki (2024-2025 ) güz programında cuma günlerinde ders işlendiği

Dünyada bir tek şeriat ile yönetilen ülkelerde cuma günlerinin tatil olması da dikkat çekti.
EĞİTİM İŞ BAŞKANI: TARİKATLARIN TALEBİ
Eğitim ve Bilim İşgörenleri (Eğitim-İş) Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbey, konu ile ilgili Halk TV'ye açıklamalarda bulundu.
"TARİKATLAR İSTEDİ"
Özbay, bu programın tarikatların talebi ile oluşturulduğunu söyledi:
- "Türkiye’nin en köklü üniversitelerinden İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin ders programı, tarikatların taleplerine göre şekillendirilmiş bir tabloyu ortaya koymaktadır.
- Üniversitelerde öğrencilerin, akademisyenlerin ve idari personelin söz hakkı yok edilirken; rektörler ve yönetimler keyfi kararlarıyla, bilim yuvası olması gereken kurumları ideolojik bakış açılarına göre dizayn etmektedir."
"ATATÜRK DERSİNE GELMENİZE GEREK YOK DENİLİYOR"
Özbay, bir tek birinci sınıflara akşama doğru konulan İnkilap dersine dikkat çekti. Özbay, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü de altan alta bu hareketle hedef alındığını öne sürdü:
- "Ders programına bakıldığında Cuma günleri neredeyse tamamen boş bırakılmış, yalnızca 15.30’dan sonra Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi dersi çevrimiçi konulmuştur. Bu düzenleme, “Atatürk ve devrimler dersine yüz yüze gelmenize gerek yok” denilerek bu dersin değersizleştirilmesinin açık göstergesi olmuştur. Cumhuriyet ve Atatürk karşıtlığının da bir kanıtıdır."
"LAİK CUMHURİYET'E MEYDAN OKUNUYOR"
Özbay, kararın laikliğe aykırı olduğunu ve bu kararın Cumhuriyet'e meydan okumak olduğunu şöyle ifade etti:
- "Bilim üretmesi gereken bir fakültede Cuma gününün fiilen tatil edilmesi, laikliğe, bilime ve üniversite kültürüne aykırıdır. Bu durum, üniversitelerin tarikatların talepleri, dini gerekçeleri ve dayatmaları üzerinden biçimlendirildiğinin somut kanıtıdır.
- Dahası, bu tablo hukuk fakültesinde yaşanmaktadır. Hukukun, Cumhuriyet devrimlerinin ve laikliğin öğretilmesi gereken bir kurumun ders programının dini dayatmalarla düzenlenmesi asla kabul edilemez.
- Cumhuriyet’in en köklü fakültelerinden birinin bu hale getirilmesi, bilime değil gericiliğe hizmet etmekte; laik Cumhuriyet’e açıkça meydan okumaktadır. Bu, üniversitelerdeki yozlaşmanın ve teslimiyetin en çarpıcı örneğidir."
