Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, bayram öncesi 10 hükümlünün kalan cezasını kaldırdı. Karara göre, cezası kaldırılanlar arasında Hizbullah davalarından iki hükümlü de bulunuyor.
Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, 2000 yılında Hizbullah davası kapsamında "anayasal düzeni yıkmaya kalkışmak" suçuyla yargılanıp ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Şehmus Alpsoy'un kalan cezası, “sürekli hastalık ve sakatlık” durumu gerekçesiyle kaldırıldı.
Alpsoy yargılandığı davada, Hizbullah’ın öldürdüğü isimlerin cesetlerini taşıyan kamyonu kullandığı gerekçesiyle hüküm giymişti.
Şeyhmus Alpsoy, AKP'nin HÜDA-PAR ile yaptığı ittifakın ardından serbest kalan Hizbullah sanığı Mehmet Emin Alpsoy'un oğlu.
1998 yılında Hizbullah davasından yakalanan ve 2008’de müebbet hapis cezasına çarptırılan Hamit Çöklü'nün de “sürekli hastalık” durumu gerekçesiyle kalan cezası kaldırıldı.
Çöklü; Konca Kuriş ve kapatılan HEP’in milletvekili Mehmet Sincar’ın da aralarında bulunduğu 24 kişiyi öldürdükleri, 10 kişiyi de kaçırdıkları suçlamasıyla Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılanmıştı.
Hizbullahçıların serbest bırakılma kararı, Ekrem İmamoğlu, kalp hastası Mahir Polat ve onlarca üniversite öğrencisinin tutuklandığı döneme denk gelmesi dikkat çekti.
Erdoğan’ın söz konusu kararı bazı siyasi isim tarafından eleştirildi.
İmamoğlu’nun memleketi Trabzon'da konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Erdoğan'ın af kararını şöyle değerlendirdi:
- Cumhurbaşkanının sağlık gerekçeleri ile af yetkisini kullanması Anayasa'da tanımlanan bir hak. Biz bugün Cumhurbaşkanı son günlerde yaşananları, gözü yaşlı anneleri, 16 yaşında çocukları, onları evde bekleyen küçük kardeşlerinin gözyaşlarını görür, babaların bugün bayram sofrasında evladının yerinin boş kalmasına gönüllerinin razı olmadığını görür, hiç olmazsa tutukluluklara itirazlar var bu konuda bir kendi niyetini ifade etse, dese ki ‘gençler bayramda evlerinde olsalar iyi olur’ dese onun talimatıyla iş görenler gereğini yapar diye düşünüyorduk.
- Ama maalesef o günahsız, elinde kir, kan olmayan tertemiz evlatları aileleri buluşturacağına; Hizbullahçı terör örgütünün, domuz bağcıların, elinde kan olanların, kir olanların affedilmesini tercih etti bu bayram gününde. Erdoğan’a şu kadarını söylüyoruz; zulüm ile abad olunmaz. Bu kadar zulmün sonu felakettir. Bu ülkeyi bir felakete sürükleme, bu ülkenin gencecik evlatlarına zulmetmeyi bırak. İstediğin kadar kötülük yap bu iyiliğe, annelerin gözyaşlarına, küçük kardeşlerin, ninelerin dualarına yenileceksiniz, yenileceksiniz, yenileceksiniz.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
- Hiç utanmıyorsun değil mi, Erdoğan? Yasal haklarını kullanan gençleri cezaevine atarken, terör örgütü Hizbullah’tan yargılanan ortağın Hüda-Par’cıları affediyorsun!
- Bayram günü gençleri içeri, terör suçlularını dışarı çıkaran bir iktidarla karşı karşıyayız! Yazıklar olsun!
İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez ise şu tepkiyi gösterdi:
- Şu “sürekli hastalıkların” ne olduğunu açıklayın da bilelim. Doktor olarak edecek lafımız olacak elbet. Ne var bu işin arkasında onu söyleyin asıl. Hüdapar’la pazarlık? İçeriye tıkılacak gençlere yer bulma çabası?
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir:
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Hizbullah’a bayram hediyesi… Sokağa çıktı diye tutuklanan gençler bayrama cezaevinde girecek ama ağırlaştırılmış müebbet cezası alan 2 Hizbullahçı özgür olacak. Adaletiniz batsın!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan:
- Domuz bağıyla insan boğan Hizbullahçılar “sürekli hastalık” bahanesiyle affedildi. Ama bu ülkenin entelektüel birikimlerinden biri olan Mahir Polat cezaevinde.
- Arkeolog, müzeci, kültür tarihçisi. İstanbul’un belleğini koruyan bir Cumhuriyet aydını. Altı stentli kalbiyle, tiroid kanseri geçmişiyle, uyku apnesi, diyabet ve hipertansiyonla yaşamaya çalışan bir insan…
- Bugün cezaevinde tansiyonu yükseldi, ailesine haber verilmeden hastaneye kaldırıldı, acil anjiyoya alındı. Katiller affediliyor, Cumhuriyet’in evlatları cezalandırılıyor. Bu mudur adalet? Yazık. Çok yazık.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal:
- Cumhurbaşkanı Erdoğan Hizbullah davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alanları, terör suçlarından, cinayetten cezası bulunanları, “sürekli hastalık” gerekçesiyle affetti. Oysa yüzlerce genç, hukuksuz bir biçimde cezaevlerinde tutulmaya devam ediyor. Düşünceleri nedeniyle hapsedilen gazeteciler, akademisyenler, siyasetçiler hala özgürlüğünden mahrum.
- Kendi adaletini yaratan iktidar, toplumun geniş kesimlerini suçlu ilan edip ülkeyi adeta açık bir cezaevine çevirirken, “Zaman aşımı olmaz” dediğimiz Maraş’ın, Çorum’un, Sivas’ın katillerini, insanlık suçlarının faillerini serbest bırakarak ödüllendiriyor. Tarikatlarla el ele vererek en karanlık suçları aklıyor.
- Ceza, sadece mağdurlara ve onların yakınlarına; cezasızlık ise suçlulara, katillere ve onların iş birlikçilerine… Bu, sıradan bir hukuksuzluk değil, açık bir iş birliği, bilinçli bir tercihtir.
Nefes