Fahrettin Altun'un çöküşü böyle başlamış: ‘Sen çık Fahrettin…’

“Duvarların Dili Olsa” televizyon ekranlarına, gazete haberlerine yansımayan detaylarla Türk demokrasisinin şah damarı TBMM’ye farklı bir pencere açmayı hedefliyor.

Fahrettin Altun’un İletişim Başkanlığından alınmasıyla başkentte dedikodular ayyuka çıktı. Güvendiğimiz kaynakların aktardığına göre, Fahrettin Altun’un görevden alınmasına giden süreçte perşembenin gelişi çarşambadan belliymiş. Bazı resmi toplantılarda Altun’un sözleri kesilerek, “Yine mi aynı konu Fahrettin?”, “Buna gerek gerek yok Fahrettin” gibi tepkiler verilmiş. Hatta bu tepkiler, “Sen çık Fahrettin”e kadar yükselerek Fahrettin Altun’un resmi toplantılara girişi bile engellenmiş. Şimdilik konuyu burada bırakalım. Kısmetse devamını yazacağız.

‘Tahsin Paşa’nın obje merakı

Payitaht Abdülhamid dizisinde oynadığı “Tahsin Paşa” karakteri ile de tanınan AKP Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu’nun obje merakı Mecliste adeta gündem oldu. Sanata düşkünlüğü bilinen Yenişehirlioğlu, ziyaret ettiği grup başkanvekilleri ve milletvekillerinin odalarında bulunan el yapımı ve sanat ürünü niteliğindeki objeleri toplamaya başlamış.

Toplanan objeler Yenişehirlioğlu’nun makam odasında koleksiyona dönüşmüş. AKP grubunun bulunduğu Meclis koridorunda bolca Paşa Kılıcı çiçeğinin bulunması dikkatimizi çektiğinde ise bir bürokrat “Tahsin Paşa’ya paşa kılıcı yakışır” esprisini patlattı.

Otobüse sığmayan komisyon

Terör örgütü PKK’nın silah bırakmasının ardından TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un çağrısıyla oluşturulan komisyona İYİ Parti hariç diğer partiler katılacaklarını bildirerek üyelerini belirledi. Meclis’te şimdiye kadar çok sayıda komisyon kuruldu. Ancak 51 üyesi olması beklenilen “Terörsüz Türkiye” komisyonunun eşi benzeri yok. Komisyon daha çalışmalarına başlamadan “Meclis tarihinin en kalabalık komisyonu” olarak tarihe geçti bile. Komisyon toplantılarının nerede yapılacağı da “konu” oldu. Çünkü ihtisas komisyon toplantılarının yapıldığı salonlara 51 kişinin sığması mümkün değil. Bu nedenle toplantıların TBMM Tören Salonu veya Plan ve Bütçe Komisyonunun toplandığı nispeten büyük salonda yapılması değerlendirildi. Tercih, pandemi döneminde bütçe görüşmelerinin de yapıldığı Tören Salonundan yana kullanıldı. Şu günlerde Meclis kulislerinde, “Komisyon inceleme gezisine çıksa bir otobüse sığmayacak” esprileri yapılıyor.

Yüzde sıfır indirim müjdesi

AKP’ye yakınlığa ile bilinen bir markette 200 gramlık paketteki aşure 34.99 TL’den 34.99 TL’ye indirilmiş. “İndirim” etiketinin bir çeşit iş kazası olduğu söylenebilir, mümkün. Türkiye özellikle son beş yıldır hayat pahalılığını iliklerine kadar hissederken AKP’nin verdiği derde derman olmayan müjdeleri hatırlatan bir okurumuz bu fotoğrafı bize “AKP usulü müjde bu olsa gerek” notu ile gönderdi.

Saray bürokratlarına yol göründü

Sevgili okurlar; daha önce bu köşede kabine değişikliği ile beklentilerin nasıl boşa çıktığını ve hatta değişiklik söylentilerinin nasıl kasıtlı yayıldığını anlatmıştık. Ankara’da kabine değişikliğinden şimdilik umut kesildi. Gündemde Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde görevli bürokratların değişimi var. Fahrettin Altun’un İletişim Başkanlığı görevinden alınıp tenzili rütbe ile Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanlığına atanması bir başlangıç. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yakınında çalışan bürokratların çok büyük bölümünü değiştirme kararı aldı. Sonbahara kadar atamalar tamamlanacak. Saray bürokratlarından bakan yapılan da olacak, büyükelçi de… Bir kısmı ise Bakanlıklarda bürokrat olarak görevlendirilecek.

Atatürk’ten sonra bir ilk

Roma İmparatoru Marcus Aurelius’un (doğum: 121 - ölüm: 180) Burdur’dan çalınan ünlü heykeli Kültür ve Turizm Bakanlığının çalışmaları sonucu 65 yıl sonra ait olduğu topraklara geri döndü. Heykel müzeye değil, bir süreliğine Cumhurbaşkanlığı Sarayındaki Millet Kütüphanesine konuldu. Bunun nedenini araştırırken ilginç bir bilgiye ulaştık. Millet Kütüphanesi önümüzdeki hafta çok önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapacak. 251 kazı alanını kapsayan Geleceğe Miras Projesi ile ilgili Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da katılımı ile bir program düzenlenecek. İşte bu nedenle Marcus Aurelius’un yanı sıra bir kısmı yurtdışından getirilen çok sayıda arkeolojik eser Millet Kütüphanesi’nde sergilenecek. Sergiyi vatandaşlar da gezebilecek. Kuşkusuz Ebedi Önder Atatürk’ün en büyük özelliklerinden biri de tarih ve arkeolojiye ilgisi; yazmaya kalksak kitap olur. Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nin kuruluş tarihinin 1921 olduğunu, Türk Tarih Kurumu’nun 1932’de Atatürk’ün talimatı ile kurulduğunu ve ilk kongresini de bizzat izlediğini hatırlatmamız bu konuda fikir verebilir. Atatürk’ten sonra bir Cumhurbaşkanının arkeoloji ile ilgili toplantıya katılacak olması sevindirici.

Roma İmparatoru Marcus Aurelius’un hatırlattıkları

2000 yılında çekilen “Gladyatör” filmine de ilham veren Marcus Aurelius’u Ankara’da konuk etmemiz nedeni ile “erdemli devlet adamı ve Stoacı filozof” olarak tarihe geçen efsanevi imparatorun “Kendime Düşünceler” adı ile tercüme edilen notlarından bazılarını hatırlatmak istedik:

- Kardeşim Severus’tan aile, bilgi ve adalet sevgisini öğrendim. Ondan demokratik yönetim düşüncesini, eşitliği, konuşma özgürlüğünü ve her şeyden önce vatandaşların özgürlüğüne önem veren devlet idaresi fikrini öğrendim.

- Vaktiyle onca övgüye mazhar olmuş ne çok insan artık unutulup gitti; onlara övgüler dizenlerin çoğuysa çoktan göçüp gitti.

- Çok yakında her şeyi unutacaksın, herkes de seni.

- Zamanın bir anını bile doğaya uygun geçir ve memnuniyetle ayrıl yaşamdan; tıpkı onu yaratan toprağa ve yetiştiren ağaca şükranlarını sunmak için olgunlaşınca yere düşen bir zeytin tanesi gibi.

- Toplumun yararına olan bir iş mi yaptım? O halde bu benim de yararımadır. Daima bunu aklında bulundur ve kesinlikle bundan vazgeçme.

Nas, faiz ve uçak hesabı

Ankara büromuzdan Nisanur Yıldırım’ın hesaplamalarına göre, Orman Genel Müdürlüğüne (OGM) 2025 yılında ormanların korunması için 32,2 milyar TL ödenek verildi ve bunun 7,6 milyar TL’si mal ve hizmet alım giderlerine ayrıldı. Yangın söndürme uçaklarının fiyatları 4-70 milyon dolar arasında değişiyor. Bu fiyatlar güncel kurla hesaplanınca 162 milyon TL- 2,8 milyar TL’ye denk geliyor. Mal alımına ayrılan bütçeyle OGM, en iyi yangın söndürme uçağını satın almak istese bile bundan sadece 2 tane alabiliyor. Bir çeşit servet transferine neden olan bütçeden faize harcanan para ise rekora koştu. Bu yılın ilk altı ayında bütçeden 1 trilyon 111 milyar TL, haziran ayında ise 275,6 milyar TL faize harcandı. Ortalama 10 milyon dolarlık (405 milyon TL) yangın söndürme uçağı baz alındığında, faize bir ayda harcanan parayla 680, altı ayda harcanan parayla ise 2 bin 744 yangın söndürme uçağı alınabilirdi. Faize bir ayda akıtılan para, OGM’nin yıllık bütçesinin 6 katı, altı ayda harcanan para ise kurumun bütçesinin 24 katı. Başka hesaba gerek var mı?

Verme, işini yap!

Mesleğe 30-40 yıl önce başladığımızda gazetecilere hediye verildiğini pek duymazdık. Bazı kurumlardan verilen ajanda ve kalem gibi hediyeler ise meslek büyüklerine danışılarak alınırdı. 1990’lı yıllarda ANAP ve DYP yöneticilerinin gazetecilere hediyeleri tartışma konusu oldu. 2009’da dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Katar ziyareti sırasında Katar Emiri Şeyh Hamad Bin Halifa El Tani’nin resmi heyette yer alan gazetecilere iddialara göre değeri 5 bin dolar olan saat hediye etmesi tartışmalara yol açtı. Bu konuya çok acı bir yerden geldik; Türkiye’nin ormanları cayır cayır yanarken, orman işçileri yangınla mücadelede şehit olurken Öz Orman-İş Sendikasında basın toplantısı düzenlendi. Gazetecilere verilen kitapların arasına da 5 bin liralık hediye çeki konuldu. Orman işçisi “koruyucu kıyafetim, botum yok” diye feryat ederken iktidar destekçisi sendika gazetecilere para veriyor! Gazetecilerin büyük bölümü ise harçlığı iade etti. Verene de alana da yazıklar olsun!

Nefes