Türkiye, gelmiş geçmiş en büyük yıkımlardan birini yaşamaktadır. Ulusal varlıklarımız, yer altı ve yerüstü kaynaklarımız yabancı sermayeye, yabancı madencilik şirketlerine pazarlanabilmektedir. Emperyalist Avrupa Birliği'nin dayattığı "uyum" adı altındaki yasalarla Türkiye, topraklarını, madenlerini ve zenginliklerini "işletme hakkı", "mülkiyet hakkı" gibi tartışmaların konusu haline getirebilmiştir. Türk mühendisleri, Türk şirketleri her türlü yerli çaba desteksiz bırakılmakta ve yabancı şirketlerin kapitalist hakimiyet alanlarında satılabilir değişkenler olarak, kaynaklarımız günübirlik politikalara hapsedilmektedir.
Çevresel sorunlar olarak dillendirilmeye çalışanların, "yapay gündemler", "ajitasyon politikaları" ve Türkiye'yi "kültürel Vandalizm"le suçlamak ötesinde bir anlamı bulunmamaktadır. Bilim insanları bağımsızlık bilinciyle çalışmalarını sürdürmekte ve ne yazık ki sabotajlarla, "elektronik harp" temelli yeni nesil suikastlarla yok edilebilmektedirler.
Hasankeyf yalanlarının ardında ne var: Çevre Emperyalizmi Ve Ilısu Barajı Örneği
İBB'ye yeni operasyon! 7 kişi tutuklandı9 izlenme
Teröristbaşı Öcalan HDP’ye talimat gönderdi10 izlenme
AKP’li milletvekili adayı ihalelere abone oldu!7 izlenme
FETÖ işte böyle parmağında oynatır!11 izlenme
Suriye PKK'ya taviz vermiyor13 izlenme
Ayhan Bora Kaplan'ın şirketleri kamu ihaleleri almış9 izlenme
Sokak Hayvanları konusunu CHP'li belediyelerin üzerine yıkmak için büyük tezgah hazırlamışlar.9 izlenme
Türk uçakları Amerikan dergisinde: MMU, KIZILELMA, HÜRJET, GÖKSUNGUR...13 izlenme