Hafta başında kamuoyunun çok dikkatini çekmeyen bir olay yaşadık. Özetleyelim:
Beykoz Belediyesi, Riva’daki Tabiat Parkı içinde bulunan Elmasburnu’nda bir plaj açtı. Bölge, Milli Parklar’a bağlı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki cankurtaranlar, plajdaki direğe İBB’nin flamasını çektiler. Tam da Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın’ın tesise geldiği sırada gerçekleştirilen bu eylem gerginlik yarattı.
Öncesinde direkte, cankurtaran hizmeti verildiğini, denize girilebileceğini gösteren sarı kırmızı flama asılı. Cankurtaranlar bunun üstüne İBB flaması çekiyor. Beykoz zabıtaları da plajda hizmetin kendi belediyelerince verildiği gerekçesiyle onu indirip yerine Türk Bayrağı asıyorlar.
Olay böyle kapanmadı. İBB’den çok sayıda zabıta plaja sevk edildi. Haberlerde 100’e yakın zabıtanın karşı karşıya geldiği bildiriliyor. Direğe üç bayrak çekebilecek mekanizma yok, ancak iki bayrak çekilebiliyor. İBB zabıtaları, Türk Bayrağı’nı indirip yerine flamalarını çekmekte ısrar ettiler. Sonunda Türk Bayrağı gönderde kaldı.
Olay, iki belediye arasında rol kapma mücadelesi gibi yansıtıldı. Bu tutmuyor. Çünkü gönder artık boş değil. Türk Bayrağı var. İndirilen de o.
Türk Bayrağı’nı indirip, yerine İBB flaması çekmekte ısrar etmek işlerin nereye geldiğini görmek bakımından anlamlı.
Üstelik bu, başka olayların devamı.
İlk akla gelen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun seçim çalışmaları sırasında söylediği “İstanbul, Ankara’dan yönetilemez” lafı. Sonrasında yine İmamoğlu’ndan çıkan “Merkezi Hükümet” tanımı, Fox TV sunucusu Fatih Portakal’ın “Yerel Hükümet” demesi…
En son da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “İzmir Bayrağı, İzmir parası” hevesine tanık olduk.
Şimdi de Türk Bayrağı’nı indirip, yerine İBB flaması çekmek…
İBB zabıtalarının kendi inisiyatifleriyle hareket ettiğini sanmak mümkün değil. 100 civarında görevlinin karşı karşıya geldiği düşünülürse, mutlaka amirleriyle, onlar da daha üstleriyle görüşmüş olmalılar.
Hakkari Yüksekova Suüstü köyünde yüksekçe bir yerde, bir Türk Bayrağı asılıdır. Köy muhtarı ve korucu lideri Seyit Tahir’in işidir. Yıllar önce PKK bayrak direğini patlayıcıyla yıkmıştı. Vatan Partisi olarak el verdik ve yeni bir demir direk diktik. O sırada Kardeşlik Bürosu Başkanlığımızı yürüten Ali Mercan’la birlikte Seyidimizin konuğu olduk. Milli yüzücümüz Alper Sunaçoğlu’nun da katıldığı bir törenle bayrağımızı yeniden göndere çektik.
Yeri tarif edelim ki olayın önemi anlaşılsın. Direğin bulunduğu yerden 56 kilometrelik mesafede, vadi içinde bir PKK üslenmesi vardı. Bayrağımız, oradan gelip sürekli taciz eden teröristlere karşı korunuyordu. Seyit Tahir, oğulları ve korucularıyla her gece nöbetteydi.
Sonra Vatan Savaşı başladı. Ne PKK kaldı, ne üslenme. Ama oraya böyle mücadelelerle gelindi. Sağolasın Seyit Tahir…
Bir yanda şehitlerimizin kanıyla boyalı bayrağımız, bir yanda İmamoğlu’nun flaması…
Sizce sonunda kim kazanır?
Serhan Bolluk
Aydınlık
İşte İBB’de kadrolaşan diğer PKK’lılar4 izlenme
HDP'li vekil terörist başı Öcalan'a özgürlük istedi8 izlenme
Mehmet Metiner: FETÖ, DEAŞ parti kursa kapatmayacak mıyız?7 izlenme
"OGM'nin itfaiye araçları AKP ve MHP belediyelerine hibe edildi!"9 izlenme
Çamaşır Makinesine Islak Mendil Atmak15 izlenme
Kripto para düzenlemesinin ayrıntıları belli oldu8 izlenme
CHP'li belediye çalışanı depremzedelere kin ve nefret kustu: Hepiniz cidden kansız ve soysuzsunuz11 izlenme
Sinan Ateş cinayetinin şüphelisi eski vekil, Devlet Bahçeli ile bir araya geldi6 izlenme