Babacan ve Davutoğlu için 'İyi Parti' modeli

Ak Parti’den kopacak milletvekilleri ile grup kuracakları iddia edilen Ali Babacan ile Ahmet Davutoğlu’nun partilerinin bu beklentilerin çok altında kalacağı anlaşıldı. Millet İttifakı'nı destekleyen çevrelerde, Deva ve Gelecek partilerini muhtemel bir erken seçime sokabilmek için formül arayışları başladı. Bunun için ilk akla gelen formül, “İyi Parti formülü” olarak bilenen formül oldu. 2018 Haziran seçimlerine giremeyeceği anlaşılan Meral Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ödünç milletvekili almış ve grup kurarak seçime girme hakkı elde etmişti.

KILIÇDAROĞLU TRANSFER SÖZÜNÜ VERDİ BİLE

Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu, muhalefet cephesini güçlendirmeye çalışan çevrelerde konuşulan 'seçime girmek için grup ihtiyacı' konusunu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sordu ve onun görüşünü köşesine taşıdı. 

Kılıçdaroğlu, Uğurlu’nun “Baskın erken seçimde İyi Parti'ye yaptığınız gibi Gelecek ve Deva Partilerine de grup kurma desteği verir misiniz?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Demokrasi için elbette veririz. Seçim barajının kaldırılmasını bu yüzden istiyoruz. Meclis’te her parti temsil edilmeli.”

Kılıçdaroğlu, 2018 Haziran Genel Seçimleri öncesinde Meral Akşener’in talebi üzerine, CHP’li 15 milletvekiline İyi Parti'ye geçme talimatı vermişti. 15 kişi görevlerini tamamladıktan sonra tekrar CHP’ye dönmüştü. 

TÜRKİYE'YE KARŞI KONUMLANMIŞ PARTİLER

Aydınlık, Kılıçdaroğlu’nun yeni kurulan partilere milletvekili verebileceğine ilişkin sözlerini Vatan Genel Sekreteri Utku Reyhan’a sordu. Reyhan’ın konuya ilişkin değerlendirmesi şöyle:“Sayın Kılıçdaroğlu, bir süre önce Babacan ve Davutoğlu’nun partileri için ‘yüzde 99 Türkiye’nin meselelerinde anlaşıyoruz’ demişti. Bu açıdan olası bir erken seçime girebilmeleri için grup kurmalarına yetecek kadar ödünç milletvekili verme söylemi de bizim için şaşırtıcı olmuyor. Burada hangi konularda yüzde 99 anlaştıklarını açıklamaları beklenir. Bir kere PKK ve FETÖ’yü hapishanelerden çıkarma konusunda anlaşıyorlar. Türkiye’yi IMF ile yeniden masaya oturtma konusunda anlaşıyorlar. Türkiye’nin S400 sisteminden vazgeçmesi konusunda anlaşıyorlar. Türkiye’yi yeniden ABDAB rotasına oturtma konusunda anlaşıyorlar. O yüzden, burada şaşırtıcı bir şey yok. Bunlar Türkiye’ye karşı konumlanmış partiler. Aralarında işbirliği olması da bu açıdan normal. Burada tabii etik bir problem de var. Halkın kendilerini temsil etmek için seçtikleri kişilerin her seferinde alınır satılır meta gibi elden ele dolaştırılması, milletvekili kurumunun ağırlığını düşüren bir şey. Normalde bir milletvekilinin içine sindirememesi gereken bir uygulama. Bunu da o milletvekillerini siyası bilincine ve vicdanına bırakıyoruz.”

‘CUMHURİYETLE SORUNU OLANLA İŞBİRLİĞİ OLMAZ'

Eski CHP milletvekili Şahin Mengü ise Meydasiyaset sitesine konu ile yaptığı açıklamada, cumhuriyetin temeli ile sorunu olmayan partilerle işbirliği yapılabileceğini belirtti. İttifak ve koalisyon kurma kararının Parti Meclisi’nde alınması gerektiğine dikkat çeken Mengü, “Kurullarda karar verilmemiş konularda demeç verilmesi parti hukuku açısından doğru değil. Parti içinde tek adam görüntüsü verilmesi halinde toplumun CHP’ye olan inancı sarsılacaktır” dedi. 

Ak Parti’den koparak partileşen Deva Partisi ile Gelecek Partisi’nin Türk siyasetinde dengelerin değişmesinde rol oynayabilecekleri görüşünü savunan Mengü’nün açıklamaları şöyle: 

“Gelecek ve Deva partileri, AKP’den kopan hareketler olmaları hasebiyle, AKP tabanından oy almayı hedeflemektedirler. Muhalefet açısından rasyonel olan bu iki partinin Millet İttifakı dışında kalarak, AKP tabanından oy alması olacaktır. Bu partilerin Millet İttifakına katılması ya da CHP ile açık işbirliğine girmesi, AKP içinde partisine tepki duyan ancak CHP’ye mesafeli olan seçmeni yeniden AKP’ye oy vermeye ya da sandığa gitmemeye itebilir. O nedenle rasyonel olan bu partilerin CHP ile açık işbirliği görüntüsü vermemesi, hala AKP’ye oy veren ama partisinin geldiği son durumdan rahatsızlık duyan seçmenin oyununu hedeflemesi olacaktır.

Ama CHP’nin asıl yapması gereken, doğru söylem ve politikalarla kendi tabanını geliştirmek olmalıdır. Ayrıca işbirliği yapılacak partilerin Cumhuriyetin temel değerleri ile sorunu olmaması gerekir.”

Aydınlık