Anksiyete nedeni bilinmeyen, içten gelen, belirsiz, korku, sıkıntı, kötü bir şey olacakmış endişesi ile yaşanan bir duygudur. Aslında gündelik hayatın normal ve kaçınılmaz bir parçasıdır. Normal anksiyete organizmanın biyolojik bir korunma sistemidir ve tehdit edici olarak algılanan bir olayın varlığında, organizmanın tehdit ediciden kaçmasını veya onunla savaşmasını sağlamak üzere ortaya çıkar. Hastalıklı anksiyetenin nedeni ise olayın kendisi değil, kişi tarafından nasıl yorumlandığı, nasıl algılandığıdır. Olayların, çarpıtılmış düşünce örüntüleriyle algılanması sonucunda anksiyete ortaya çıkar.
Yaygın anksiyet bozukluğu ise en az altı
ay süreyle hemen her gün ortaya çıkar, birçok olay ya da etkinlik hakkında
aşırı anksiyete ve üzüntülü duyma vardır. Kişide genel bir huzursuzluk,
endişeli yüz, sabırsızlık, yerinde duramama, sesin heyecanlı ve titrek olması
varıdır. Zor konuşur fakat konuşması düzgündür. Sanki kötü bir şey olacakmış
gibi hissettiğini anlatır. Aşırı sıkıntı nedeniyle hastanın dikkati çabuk
dağılabilir, anlama öğrenme azalabilir. Düşünce sürecinde belirgin bozukluk
yoktur.
Anksiyeteli bireyler ruh hallerini sürekli gergin, sinirli, kaygılı bir haldeyim. Niye olduğunu da anlamıyorum. Aklıma gelen her şey için kaygılanacak bir neden buluyorum. Kötü bir haber alacak gibi hissediyorum şeklinde ifade ederler. Fizyolojik belirtiler yani kişinin bedeninde gerçekleşen olaylar ise çarpıntı, huzursuzluk, titreme, baş ağrısı, terleme, kaslarda gerginlik mide yakınmaları, boğulma hissi, hava açlığı el ve ayaklarda karıncalanmalardır.