Çiftçilerin ürünlerini vuran, çok sayıda ilde hasatları yarıda kesen ‘zirai don’ felaketi sonrasında başlayan panik sürerken, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’tan dikkat çeken bir açıklamada bulundu.

Bayraktar ‘Biliyorsunuz, 6 Şubat'ta bir deprem yaşadık. Çok büyük bir felaketti. 6 Şubat depremi gibi 65 vilayetimizde büyük bir don felaketiyle karşı karşıya kaldık. Birçok ürünümüz maalesef yüzde 100 oranında zarar gördü. Tabii afetler devam ediyor. 2024 yılında bin 254 adet afet yaşadık. 2025 yılına geldik, afetler hem oran hem de şiddet olarak artarak devam ediyor. Tarım sektörü dışarıdan bakıldığında çok kolay bir meslek olarak görülüyor’ dedi.

Üretimin devam edebilmesi için çiftçilerin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Bayraktar ‘Zaman zaman üreticilerimiz planlama olmadığı için arz-talep dengesi arz lehine bozulduğu dönemlerde ürünlerini satamaz hale geliyorlar, mallarını pazarlayamaz hale geliyorlar ve zarar ediyorlar. Diğer üreticilerimiz yüksek girdi maliyetleriyle mücadele ediyor. Başta elektrik ve sulama ücretleri olmak üzere mazot, gübre, ilaç, tohum, yem ve işçilik ücretlerindeki maliyetlerle üretmeye devam ediyorlar. Bu maliyetler üreticilerimizi zorluyor’ dedi.

Bayraktar’ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
Tabii teknoloji kullanamıyoruz, bilgi kullanamıyoruz ve bunlar olmayınca da verimliliği yakalayamıyoruz. Bugün işletme büyüklüğümüz 70 dekar, o da 11 parsel. Bu işletmelerde ekonomik faaliyette bulunmak fevkalade zor. Bütün bunlara rağmen üreticilerimiz bu işletmelerde üretmeye devam ediyor. Yine kuru alanlarda üretim yapıyoruz. Sulamaya açamadığımız alanlarımız var. Sulamaya açamadığımız alanlarda verimli üretim maalesef yapamıyoruz. Üreticilerimizin üretici örgütleri çok güçlü olmadığı için pazarlama konusunda zaman zaman ciddi sıkıntıları oluyor. Piyasaya müdahale eden kurumların az olması nedeniyle pazarlamada bazı sıkıntılar yaşıyoruz.

Tabii bu koşullarda üretim yapmak kolay değil. Bütün bunlar çiftçimizin üretimde kalmasını zorlaştırıyor. Bugün tarımda gençlerimizi tutamıyoruz. 18-32 yaş arasındaki gençlerimizin oranı yüzde 5'e kadar düştü. Tarım nüfusu yaşlanıyor. Bugün tarım nüfusu 59'a geldi. Yaşlanmaya devam ediyor. Peki, biz bu yaşlı nüfusla üretimi nasıl sağlayacağız? Bütün bunları düşünmemiz lazım ve bu yaşlı nüfusla üretmeye devam ediyoruz. Çiftçimiz yine borçlanarak üretimine devam ediyor. Kamu bankalarına, özel bankalara ve Tarım Kredi Kooperatiflerine borçlanarak üretimine devam ediyor. Bütün bunlara rağmen, bu zor koşullara rağmen üreticimiz üretiminden vazgeçmiyor, ülkenin gıda güvenliğini sağlıyor, sofralarımızda 3 öğün hiçbir şeyi eksik bırakmıyor.

Gerçek Gündem
Kaynak: ANKA
AVM'nin metrekare kullanım hacmi 2021 yılına göre nominal olarak yüzde 133,8 arttı10 izlenme
Dünyanın En Zeki Adamı Olan Prof.Dr. Michio Kaku Çocuklarda Bu Yaşa Dikkat Etmenizi Israrla İstiyor11 izlenme
O konteynerde keyif sürdü vatandaş soğukta dondu!15 izlenme
'Bir Devlet'iz! Bu gerçek kabul edilecek14 izlenme
Gülse Birsel: Dehşet verici, Korkunç9 izlenme
Esenyurt kayyumunu öve öve bitirememişlerdi: Bakın asfaltın altından ne çıktı?5 izlenme
Suriyeli şahıs reddedilince 12 yaşındaki çocuğu öldürdü annesini yaraladı14 izlenme
"Emekliler bu kışı zor çıkarır, et de yiyemeden gidecekler"11 izlenme