Home
26 Ekim 2025 ( 2 izlenme )
Reklamlar

20 yıl simit sattı, 49 yaşında atandı: "Annem inanmadı, şaka yapıyorum sandı"


Diyarbakır'da 20 yıldır simit satarak ailesine bakan ve bu süre zarfında ders çalışıp KPSS'ye hazırlanan 49 yaşındaki Abdulvahap Demircan, herkesin yüreğine dokunan bir başarıya imza attı. İstanbul Beyoğlu Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne tekniker olarak atanan Demircan, annesini atandığına bir türlü ikna edemedi.



Diyarbakır'da 49 yaşındaki Abdulvahap Demircan, 2008 yılında başladığı Bitlis Eren Üniversitesi İnşaat Teknikerliği bölümünü 2010 yılında tamamladı. 2010 yılından 2024 yılına kadar tam 14 yıl boyunca KPSS'ye giren Demircan, umudunu hiçbir zaman kaybetmedi.

Günün ilk ışıklarıyla tezgahını açan, sokak sokak gezip simit satan, akşam eve döndüğünde ders kitaplarının başına geçen Demircan, bir yandan annesine bakıyor, bir yandan da "Belki bir gün olur" diyerek sınavlara hazırlanıyordu.

Bu nedenle evlilik hayalini bile erteliyordu.

2024 yılında tekrar KPSS'ye giren Demircan 81,321 puan adlı.

Geçtiğimiz ay Sağlık Bakanlığının açıkladığı atama takvimini gören Demircan, puanı nedeni ile başvuruda bulunmak istemedi. Arkadaşı bilgilerini alıp onun adına başvuru yaptı. Sonuçlar açıklandığındaysa hayalinin gerçeğe döndüğünü gördü.

Demircan, İstanbul Beyoğlu Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesine tekniker olarak atandı. Annesi, çocuğunun atandığına bir türlü ikna olamadı, ta ki bavulunu toplayıp İstanbul'a taşınıncaya kadar...

Demircan'ın hikayesi, sadece bir başarı öyküsü değil, umudun, azmin ve inancın ne kadar güçlü birer yol arkadaşı olabileceğinin en güzel kanıtı oldu.

SİMİT TEZGAHINDAN MEMUR MASASINA

Yaklaşık 20 yıldır Diyarbakır sokaklarında simit sattığını belirten Demircan, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"2008 ile 2010 arasında Bitlis Eren Üniversitesinde 2 yıllık inşaat teknikerliği ön lisans bölümünü bitirdim. 2010'dan sonra bir yandan simit satarak bir yandan ise anneme bakarak KPSS'ye çalıştım. Hiç evlenmedim, eğitim hayatımı da hiç aksatmadım. 81,321 puan aldım. İstanbul Beyoğlu Göz ve Eğitim Araştırmasına Hastanesine atandım.

Arkadaşım bana kazandığıma dair web sitesinin linkini gönderince inandım. Totem yaptım 13 yıl boyunca ben yaptım tercihleri ve sonuçlara baktım hep olumsuz gelince arkadaşıma dedim ‘Bu sene sen tercihlerimi yap' tercihlerimi arkadaşım yaptı. Sonuçlarına da o baktı ve bana atandığımı söyleyince inanmadım, şaşırdım. Çok sevindim şuan da evraklarımı topluyorum gideceğim inşallah.

Sevinçten uçmam geldi. Bu yaşa kadar defalarca sınava girdim hep olumsuz oldu. Şimdi olunca çok sevindim uçasım geldi.

'SELAM VERMEYEN İNSANLAR TEBRİK ETMEYE BAŞLADI'

Ailem, arkadaşlarım kimse inanmadı. Herkes şaşırdı. Selam vermeyen insanlar arayıp tebrik etmeye başladı. Hep çalışıp olumsuz sonuç alınca bu defa inanasım gelmedi olunca. Arkadaşım söyleyince oturdum şükrettim ve dedim ki ‘Sen bana uğurlu geldin.'

Bundan sonra asaletimi alana kadar başka bir üniversite okuma planlarım var ya da 2 yıllık inşaat teknikerliğini DGS ile 4 yıllık mühendislik bölümüne tamamlamayı düşünüyorum. Eğitimden kopmayacağım benim hayatım hep eğitim."

'İSTANBUL'DA YER BULUNCA ANNEMİ YANIMA ALACAĞIM'

5 kardeş olduklarını kendisi hariç hepsinin evlendiklerini dile getiren Demircan, şöyle devam etti:

"Baktım ki bu devirde kimse anne, babayı kabul etmiyor bakmak istemiyor, ben de mecbur onlara bakmak zorunda kaldım. Onlara hizmet ettim. Evlenen insan anne ve babasına istediği gibi zaman ayıramıyor. Ama bekar olunca elinden gelen her şeyi yapabiliyorsun.

Evlendiğin zaman çocuklara, eşine hayatının yüzde 80'ini adaman lazım. Yüzde 20'de anne, babaya yetmez. Onları ihmal edebilirsin. Hem ders çalışarak hem de simit satarak gerçekten zor oluyor.

Kafa dağılınca toparlayamıyorsun. Bilgi dağınıklığı oluyor. Özellikle sınavlara yakın zamanlarda kafanı toparlayamıyorsun yorgunluktan.

'ANNEM İNANMADI, ŞAKA YAPIYORUM SANDI'

Sabaha 05.00'da kalkıyorum, namazımı kılıyorum ondan sonra 05.30 gibi simitlerimi aldığım yere gidiyorum. 12.00'a kadar simitlerimi satıyorum ondan sonra gelip eve ders çalışıyorum. Gidip İstanbul'da yer bulana kadar annem burada kalacak ondan sonra onu yanıma alacam.

Çünkü ben ondan kopamıyorum. O olmazsa ben yaşayamam ki, aklım hep onda. Annem de çok sevindi kazındığıma ama inanmadı en başta. Her yıl olmadı deyince onunda inancı kırılmıştı. Kağıdı gösterdim ama okuma yazma bilmediği için şaka yapıyorum sandı. Ta ki valizimi hazırlayıp İstanbul'a gideceğim deyince inandı."

NEFES

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Son dakika: Doğu Akdeniz'de Türk varlığını hazmedemeyen GKRY'den skandal Türkiye teklifi Zaharova: Burkina Faso ve Ekvator Ginesi'ndeki Rus büyükelçiliklerinin yıl sonuna kadar açılması planlanıyor O ürünlerden artık ÖTV alınmayacak Ortalık Şenleniyor 'İki Kere İki Kaç Eder'