Bu herif yetti gari, 50 yıldır bezdirdi hayattan...'
Sonra uzunca bir sessizlik hakim oldu mahkeme salonunda... Sessizlik bu tür haberleri her gün manşet yapan gazetecilerden birinin flaşıyla bozuldu, kimbilir nasıl bir manşet atacaklardı, yaşanmış 50 yılın ardından...
Çok sayıda gazeteci izliyordu davayı, kadın neler diyecekti..Herkes onu
dinliyordu.. Yaşlı kadının gözleri doldu...Ve devam etti...
'Bizim bir sedef çiçeği vardı, çok sevdiğim...O bilmez...50 yıl önceydi.. O çiçeği bana verdiği çiçeklerin arasından kopardığım bir yaprağı tohumlamıştım, öyle büyüttüm.. Yavrumuz olmadı,
onları yavrum bildim... Bir süre sonra çiçek kurumaya başladı. O zamanadak adadım... Her gece güneş açmadan önce bir tas suyla suluycam onu diye... İyi gelirmiş dedilerdi... 50 yıl oldu, bu herif bir gece kalkıp bir kere de bu çiçeği ben sulayım demedi... Taki geçen geceye kadar... O gece takatim kesilmiş..uyuyakalmışım... Ben böyle bir adamla 50 yıl geçirdim... Hayatımı, umudumu her şeyimi verdim... Ondan hiçbir şey göremedim.. Bir kerecik olsun, benim bildiğim görevlerden birisini
yapmasını bekledim.... Onsuz daha iyiyim, yemin ederim.'