Eve geldiğimde çocuklar da eve doğru geliyorlardı. Muhammed'e git kardeşin Narin'i de yemeğe çağır dedim. Ben mutfağa girene kadar Muhammed eve döndü ve Narin orada değil dedi. Ben dışarı fırlayarak "Enes sen camiye git bak" dedim ve bende tepeye çıktım. Tepeden Maşallah'ı çağırdım. Kurstan sonra orada olabileceğini düşünerek oraya gittim. Narin'i sordum. Maşallah bana Narin'in orada olmadığını söyledi. Süheyla'ya da Narin sizde değil mi diye sordum. Süheyla da bana Narin ya Hediye gile ya da Yasemin gile gitmiştir dedi. Sonra Hediye'yi aradım. O da yok burada değil dedi. Sonra Hediye'nin kızı Ecrin'i Yasemin'in evine Narin'i sormaya gönderdim. İki dakika geçmeden tekrardan Hediye'yi arayıp Narin'in Yasemin evinde olup olmadığını tekrardan sordum. Sonra çocuklarım Eren veya Muhammed'e telefonumda Yasemin'in telefonunun numarasını bulmalarını söyledim. Enes'te bu sırada caminin orada Narin'i arıyordu. Saliha'yı da arayıp Narin'i sordum. Gittik halası Azize Kaya'nın kapısını çaldık. Narin'i sorduk ve orada değil dediler. Hemen camiye gittik. Caminin kapısına gidip feryat edip Narin burada mi diye sordum. O sırada İsa Kaya bana saat 18:00'de Narin'i cami civarında gördüğünü söyledi. Sonra eve gittiğimde bütün köy toplandı. Hava kararmıştı. Ancak saatin kaç olduğunu bilmediğim bir sırada Maşallah'ı tekrardan gördüm. Kendisi de bana 17:00-17:30 sıralarında Narin'i gördüğünü söyledi. Ağlayıp çocuklarım da aşağıya inip çeşmeye koşmaya başladık. Bütün köylü Narin'i aramaya başladık. Ancak bulamadık. BABA NARİN'İN KAYBOLDUĞUNU SONRADAN ÖĞRENİYOR