Hiç ekmek, yemek sormadan usulca mutfağa süzülür, aceleyle birkaç lokma atıştırır ve ortalıktan toz olurum. Olur ya bazen de benim asabım bozuk olur. O zaman fesin püskülünü her zamankinin aksine soldan sarkıtırım. O da bunu görür, asabi olduğumu anlar ve hiç sesini çıkarmaz, hemen yemeğimi, çayımı hazır eder. Etrafımda pervane gibi döner. Bu nedenle biz hiç kavga etmeyiz.” Dinleyenlerden biri: – “Peki birader, kapı açıldı, yenge eteğin ucunu belinde toplamış, sen de fesin püskülünü soldan sarkıtmışsın. İki taraf da asabi, o zaman ne olacak?” diye sormuş. Ötekiler de “Hah! Şimdi ne olacak?” demiş. Genç gülümsemiş;