İki çocuğu olan köylü delikanlı, askerlik vazifesini tamamlayıp köyüne dönmüş. Evine geldiğinde bir de ne görsün?
İki çocuğu olan köylü delikanlı, askerlik vazifesini tamamlayıp köyüne dönmüş. Evine geldiğinde bir de ne görsün? Karısı Fadime üç çocukla bir masanın etrafında oturuyor... Delikanlı birden öfkelenip bağırmaya başlamış: - Abovv... Vay başıma gelen? Gız Fadime kalk kalk kalk... De bana bi hele; bu üçüncü çocuk nerden çıktı? Ben 15 ay önce askere giderken iki çocuğumuz vardı. Bu çocuk benden olamaz! Fadime çocuk korkmasın diye başını okşarken, gayet sakin cevap verir: - Yav herif ne bağrıyon be? Çocuk sana baba mı diyor? Oturmuş, uslu uslu yoğurdunu yiyor!
Trafik polisi Temel sarışın bir bayan sürücüyü durdurur ve ehliyetini sorar. Kadın çantasını kucağına alıp aramaya baslar; ancak uzun süre geçmesine rağmen bir türlü aradığı şeyi bulamaz.
Temel beklemekten bunalır ve sabırsız bir ifadeyle kadına söylenir:
– Hanımefendi, aradığınızı bulamadığınız anlaşılıyor. Üzerinde kendi resminizin olduğu şeyi göstereceksiniz, acele edin lütfen.
Kadın bu uyarı üzerine telaşlanır ve kısa bir süre sonra “hah buldum” diye sevinçle çığlık atıp çantasındaki makyaj aynasını Temel’e uzatır.
Temel aynayı ciddiyetle inceler ve kadına dönüp kibar bir ifadeyle konuşur:
– Buyrun belgenizi hanımefendi. Özür dilerim, polis olduğunuzu söyleseydiniz durdurmazdım.
Sarışının biri ilkokul öğretmeni olarak staja başlar, çok heveslidir.
Bir gün teneffüs sırasında bütün çocuklar futbol oynarken bir çocuğun oyun alanının sonunda kenarda durduğunu görür. Çocuğun iyi olup olmadığını öğrenmek üzere yanına yaklaşır ve çocuk bir sorununun olmadığını söyler. Bir süre sonra sarışın çocuğun yine tek başına aynı yerde durduğunu görür, içi rahat etmez ve tekrar çocuğa yaklaşarak:
-Senin arkadaşın olmamı ister misin? diye sorar, çocuk pek hevesli olmamakla birlikte:
– Tamam der.
İlerleme kaydettiğini düşünen sarışın öğretmen:
-Bütün çocuklar topun peşinde koşturup oynarlarken sen neden burada duruyorsun?
Afallayan çocuk hayretle cevap verir:
– Çünkü ben kaleciyim …
Temel ile Cemal bir gece kulübünde içki içmektedirler, Temel, Cemal’e barda oturan güzel sarışını göstererek, “Cemal ben karıyı tavlarım” demiş. Ve kalkmış sarışın bayanın yanına gitmiş.
Temel: Birlikte bir içki içebilir miyiz.
Kadın: BMW araban var mı?
Temel: Yoktur
Kadın: Karadeniz’de iki katlı, geniş bahçesi olan bir villan var mı?
Temel: Yoktur
Kadın: Senin bankada yüksek meblağlı bir hesabında yoktur.
Temel: Yoktur
Kadın: O zaman çek arabanı
Temel Cemal’in yanına gitmiş.
Temel: Ula Cemal benim Limuzini sana versem senin BMV’yi bana verir misin
Cemal: Veririm
Temel: Acaba benim bankaya gitsem bana bir hesap açarlar mı?
Cemal: Açarlar
Temel: Bunları hallettikten sonra acaba babama Karadeniz deki villanın üçüncü katını nasıl yıktıracağız?
Bir sarışın New York`a gitmek için uçağa binmiş ve first clasa oturmuş. Fakat hostesler arkaya geçmesini rica etmişler ama kız geçmeyeceğim diye ısrar etmiş. Beş hostes rica etmiş fakat kalkmamış.
Sonra yeni gelen bir hostes onu kaldırmış. Nasıl kaldırdın diye sorduklarında hostes demiş ki :
-Ona ön koltukların New York`a gitmediğini söyledim o da kalktı.
29.Akıllı Sarışın
Casinoda iki görevli sıkıntıdan patlamış bir şekilde rulet masasında dikiliyorlarmış. Derken içeri fıstık bir sarışın girmiş, masaya 10.000 dolar koymuş ve:
– Baylar, umarım sizin için sorun olmaz ama ben çıplakken kendimi daha şanslı hissediyorum diyerek oracıkta çırılçıplak soyunmuş.
Sonra elindeki zara bir öpücük kondurmuş ve;
– Haydi tatlım bana yeni kıyafetler lazım diye zarı fırlatmış.
– Evet evet kazandım diye sevinç çığlıkları atarak iki adama sarılıp öpmüş, kıyafetlerini toplamış, masadaki bütün paraları almış ve koşa koşa gitmiş…
İki adam bakakalmış.
Biri:
– Vaavv ne kadındı be peki kaç atmıştı?
Öteki cevap vermiş:
– Bilmemm…
Sarışın bir gün ata binmeye karar veriyor. Daha önceden hiç ders almamasına rağmen yardım istemeden sıçrayarak atın üstüne çıkmayı başarıyor. Ancak atın üstüne çıktığı anda at harekete geçiyor ve hızlanarak yola koyuluyor.
Biraz ürken sarışın atın boynuna sıkıca tutunuyor. Bu arada at biraz daha huysuzlanarak üstündekini atacakmış gibi çırpınmaya başlıyor. Sarışın atın altına doğru kayarken can havli ile atın yelesine tutunuyor.
Bir eli yelede bir ayağı üzengide yere deşecek gibi hızla hareket eden atın altında durmaya çalışırken, lunaparkın kahraman görevlisi gelerek atlı karıncayı durduruyor.
Vinç operatörünün yanlış bir hareketi yüzünden vinç zincirlerine bağlı bulunan kocaman, köklerinden sökülmüş bir ağaç birden kayar ve yol üzerinde harekete hazır bekleyen otomobilin kenarına çarpar.
Otomobildeki sarışın hışımla dışarı fırlar ve bağırır :
– Benimle birlikte gelin ve bu olayı kocama anlatın!
Sarışın yatıştırılmaya ve vinç sahibi şirketin gerekli sigorta ödemesini yapmaya hazır olduğu anlatılmaya çalışılır ama sarışın ısrar eder :
– Olmaz. Her şeyden önce, kocamın karşısına bu kez benim bir ağaca değil, ağacın bana çarptığını doğrulayacak bir tanık götürmeliyim.