Babasının eski bir evi var onu yıkıp da yeni bir ev gerçekleştirmek istiyordu. Oğlum babası ile birlikte o eski eve gittiler o anda işçilerde yıkma hazırlığında imişler o iş içerisinde oğlum babasında uzaklaşır işçilerde onun orada olduğunu fark etmezler ve duvar üzerine düşer. Bağırır bağırmaz sesi kesilir herkes onu enkazın altından çıkartmaya çalışırlar ama o cam gibi ezilmiştir, kimse yardım edemiyordur ambulans gelene kadar. Hastaneye zorlukla götürürler.Eşim beni arayıp haberi verdiğinde gözümün önünde o beddua ettiğim gün canlanıverdi. Bayılana kadar ağlamışım kendimi hastanede buldum. Oğlumu görmek istediğimi söyledim. Gördüm onu ama keşke görmez olaydım. Sanki bedduam tutmuştu, zira ebeveynlerin bedduası kabul olunurdu.