Filistinli Alul, emanetin hikâyesini ne zaman anlatmaya karar verdiklerini de şöyle nakletti:
"Emanete sadakatiyle bilinen ailemiz, neredeyse Nablus'un kasası gibidir. Herkes gibi bu Türk askeri de getirip paralarını aile büyüklerimize teslim etmiştir. Bu emanet bizim kasamızda durdu. Ta ki bir gün Kudüs Türk Başkonsolosluğundan bizi ziyarete gelen resmi bir Türk heyetini misafir edene kadar. Biz de onlara yanımızdaki bu efsanevi emaneti açmaya karar verdik. Biz emanet olarak bırakılan bu paranın meblağını da bilmiyorduk. İşte ilk defa sizin talebiniz üzerine parayı saydık. Bu hikâyeyi basında ilk kez Anadolu Ajansı'na anlatmış oluyoruz."
Paranın sarılı olduğu beze bile dokunmadıklarını ifade eden Alul, "İşte sizin de gördüğünüz gibi bu bezi olduğu gibi bağlıyoruz ve şimdi olması gereken yerine geri dönecektir." dedikten sonra parayı yeniden çıkardığı aile kasasına kaldırdı.