Türkiye’de büyük destek ve ilgi gören ‘Kardeş Aile Projesi’nde de Emine Erdoğan’ın büyük emeği bulunmaktadır. Toplumda gönüllülük bilincini artırmak ve kamu hizmetleri uyumunu sağlamak üzere Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘Toplum Kalkınmasında Gönül Elçileri’ projesini himaye etmiştir. Türkiye’nin 81 ilinden vali eşleri ile birlikte kadın, yaşlı, çocuk, engelli, gazi ve şehit aileleri, yoksullar ve madde bağımlıları gibi grupların yaşam kalitesini yükseltmek üzere bir gönüllülük seferberliğine öncülük yapmıştır. En iyi kamu projesi dalında halkla ilişkiler alanının Oscar’ı kabul edilen ‘Altın Pusula’ ödülünü alan proje, BM tarafından diğer ülkeler için örnek teşkil eden projeler kapsamında büyük ilgi görmüştür. Proje, 2012 yılından bu yana Emine Erdoğan’ın himayesinde sürdürülmektedir. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bünyesinde, Gönül Elçileri projesi kapsamında yürütülen ‘Koruyucu Aile’ hizmetlerinin yaygınlık kazanmasına destek vermiştir. Kadının iş hayatında daha aktif rol alabilmesi için bölge ülke liderlerinin eşleriyle ‘İş Hayatında Kadın’ temalı uluslararası konferanslar düzenlenmesine destek vermiştir. Türkiye’de kadınların iş dünyası gibi siyasette de daha çok rol almasına yönelik çabaları ise, parti çalışmalarıyla sınırlı kalmamış, ülke kamuoyunda kadınları siyasete katılım noktasında cesaretlendirmiştir. Emine Erdoğan ayrıca, önemli sosyal problemlerden birisi olan madde bağımlılığına karşı toplumsal hassasiyetin artırılması ve daha etkin bir mücadele yürütülmesi için uyuşturucuyla mücadele kampanyalarına da destek vermiştir. Eğitimden sağlığa, kadın sorunlarından engellilerin problemlerine kadar çeşitli alanlarda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının kampanyalarını himaye etmiş, seslerinin duyulmasına katkı sağlamıştır. Emine Erdoğan, Türkiye’nin pek çok alanda hızlı yapısal reformlar yapabilmesi için Avrupa Birliği üyeliğini önemsediğini her fırsatta dile getirmiştir. Öte yandan dünyanın farklı coğrafyalarından yükselen seslere kulak vermiş, özellikle zulüm ve yoksullukla mücadele eden halkların yanında olmuş, insan hakları ihlallerine şiddetle karşı çıkmıştır. Gazze, Myanmar ve Pakistan gibi bölgelerde yaşanan insanlık trajedilerine karşı sessiz kalmayarak uluslararası organizasyonlar düzenlemiştir. 2009 yılında Gazze’ye yönelik saldırılar karşısında Arap dünyası ve Batılı ülke liderlerinin eşlerini bir araya getirmiş ve tüm dünyaya ‘savaşı durdurun’ çağrısında bulunmuştur. 2010 yılında Pakistan’daki sel felaketi üzerine bölgeye giderek, uluslararası toplumu yardım seferberliğine davet etmiştir. 2012 yılında ise, Myanmar’da yaşanan insanlık dramını can güvenliği riski uyarılarına rağmen bizzat yerinde gidip görmüş ve bölgeye insani yardım ulaştırmıştır. Milyonlarca annenin duygularına tercüman olarak sorunu dünya gündemine taşımış ve büyük yardım kampanyalarının başlamasına vesile olmuştur. 2017 yılında da, Myanmar’daki baskılardan kaçarak Bangladeş’te Kutupalong Mülteci Kampı’na sığınan Rohingya Müslümanlarını ziyaret ederek, uluslararası topluma farkındalık çağrısı yapmıştır.