Obsesyon yani saplantı kişinin yineleyici, ısrarlı, anksiyeteye neden olan, istenmeden gelen düşünce, dürtü ya da düşlemlerdir. Kompulsiyon yani zorlantı ise obsesyonları kovmak için yapılan, yineleyici, kişinin kendini yapmaktan alıkoyamadığı davranışlar ya da zihinsel eylemlerdir.
Kompulsiyonlar obsesyonun doğurduğu
anksiyeteyi azaltmak amacıyla yapılır, gerçekle ilgisi yoktur, belirgin olarak
abartılıdır, geçici rahatlama sağlar. Ortalama başlangıç yaşı 1024’li
yaşlardır. Çocukluk dönemi erkeklerde, erişkinlik dönemi kadınlarda daha
sıktır. Çoğu zaman sinsi başlar, süregen alevlenip yatışan bir gidişi vardır.
Bu alevlenmeler stresle ilişkili olabilir.
Obsesyon ve kompulsiyonlar kişinin
zamanının harcanmasına, günlük işlerin aksamasına, toplumsal ve mesleki
işlevselliğin bozulmasına yol açar. Bu kişiler düzenli, titiz, aşırı kontrolcü
ve kuralcıdırlar. Düzgün, aşırı derecede kibar, ayrıntıcı ve aşırı
saygılıdırlar. Saplantı ve zorlantılar nedeniyle son derece tedirginlerdir. Çok
büyük sıkıntı yaşarlar. Genellikle zeki, bellekleri güçlüdür. Yineleyen saplantılar
nedeniyle dikkatleri dağıtılıp, verimsizleşebilirler. Düşünce içeriğinde sık
sık saplantıları vardır. Kompülsiyonların saçma olduğunu bildiği halde yapmak
zorunda kalırlar.
En çok görülen obsesif kompulsif bozukluk
çeşidinde kişi idrar, dışkı, toz ya da mikrop bulaştığını düşünür. Bu
bulaşmanın nesneden nesneye, insandan insana geçtiğine inanır. Bunu yok etmek
için yıkama, temizleme eylemlerine girişir, ya da onlardan kaçınmaya çalışır.
Bu çeşitlerden biride kuşkulara yenik düşmektir. Kişi bazı eylemleri
yapmadığına, unuttuğuna, ihmal ettiğine inanır. Örnek verecek olursak evden
çıkarken ocağı tekrar tekrar kontrol etmek ya da kapıyı kapatıp kapatmadığını defalarca
düşünmektir.