Ne mutlu senin yüzünü görebilene, her zaman senin muhitinde bulunabilene. Senin için bu kıymetli canım feda olsun! Ben ise, sana karşı sert konuştum, küstahça davrandım. Ey efendi! Ey şahların şahı! Sana söylediğim kötü sözler hep bilgisizliğim sebebiyledir. Durumu biraz bilseydim, kötü sözlerden sakınırdım. Ey güzel huylu kimse! Ey iyi huylu kimse! Lüzumsuz, delice konuşmalarımdan dolayı özür dilerim, beni affet!.."
Atlı da şöyle cevap verdi:
"Eğer sana yılanın karnına girdiğini bildirseydim, zehirden önce seni korku öldürürdü."
Bu konuda Peygamber efendimiz buyurdu ki:
"İçinizde gizli olan düşmanı anlatsam, yiğitlerin ödü patlar, akıllıların aklı mahvolurdu. Ne gönlünüzde duâ edip yalvarmaya, ne oruç tutmaya ve ne de namaz kılmaya kuvvet bulamazdınız."
KAYNAK hz mevlana "mesnevi"
PAYLAŞALIM HERKES OKUSUN