Habertürk yazarı Fatih Altaylı bugünkü "Adnan Oktar’ın fırıldak işleri" başlıklı yazıda, çok kullanılan "Pinner Test" adı altında verilen testin sahte olduğunu, doktor ve diyetisyenlerin kullandığını ayrıca bu sahte testten Sağlık Bakanlığı'nın da bilgisi olduğunu yazdı.
İŞTE FATİH ALTAYLI'NIN ÇOK KONUŞULACAK O YAZISI!
Yabancı gazeteciler Adnan OktarÇetesi hakkında bilgi almaya geldikleri zaman sordukları sorulardan biri de “Paranın kaynağı” oluyordu.
Ben de onlara müritlerin ailelerinden “Çalınan” paralar, ABD’de bazı kiliselerden ve İsrail’deki bazı hesaplardan aktarılan paralardan söz ediyordum.
Bunun yanı sıra Türkiye’de 1990’lardan itibaren kurdukları şirketlerden ve bunların kimi bakanlıklar ve kimi belediyeler tarafından desteklendiğini anlatıyordum.
Tabbi bu şirketler ve ticari işler de Adnan Oktar Çetesi’nin diğer işlerinden farklı değildi.
Yani herbirinde türlü “Fırıldaklar” döndürülüyordu.
Mesela gazetelerde görmüşsünüzdür, Adnan Oktar’ın müritlerine ait bir şirketin dünyaca ünlü York Testi’nin Türkiye temsilcisi olduğu yazıldı.
Ama işin aslı tam da öyle değil.
Anlatayım da dinleyin.
Adnan Oktar müritlerinden Ferit Erdem Rahvancı 2009'da "Yorktest" adlı gıda intolerans testinin Türkiye temsilciliğini aldı. Ancak birkaç yıl boyunca hem firmayı hem de müşterilerini kandırarak sahte raporlar hazırladı.
Ardından firmadan habersiz firma isminin patentini Türk Patent Enstitüsü nezdinde kendi adına tescil ettirerek devir için firmadan para talep etmeye başladı ve bu durum testin merkezi ile aralarında dava konusu olunca ilişkiler sonlandı.
Ancak Rahvancı temsilciliği kaybettikten sonra "Pinner Test" adı altında “Palavradan” bir marka oluşturdu.
Parmak ucundan kan almayı sağlayan bir malzeme içeren kutu yaptırıp Pinner Test markası ile bunu sanki York Test gibi bir yurt dışı marka imiş gibi pazarlamaya başladı.
Amerika’da sahte bir ofis adresi üzerinden işler yürütülerek bu imaj sağlandı.
Ancak ortada bir test falan yoktu.
Sadece oldukça ucuza mal edilen bir kan alma kiti ve hayali bir test ile insanları dolandırarak verilen sahte raporlar.
Piyasadaki tüm diyetisyenleri ve hekimleri gezerek testi pazarlamaya başladılar.
Hastalardan alınan 1.100 tl ila 1450 TL arasındaki ücretlerin yarısını hastasına testi öneren doktor ve diyetisyenlere vererek müşteriler buldular.
Ancak ortada bir test falan yoktu. Kan alınıyor, bir analiz yapılmadan yapılmış gibi raporlar hazırlanıyordu.
2015 yılında aynı kişi tarafından 25 dakika arayla farklı isimler bildirilerek verilmiş 2 kan numunesi için birbirinden tamamen farklı iki test raporu noter tutanakları ile tespit edildi ve hem savcılığa hem de Sağlık Bakanlğı’na suç duyurusunda bulunuldu.
Sonuç mu?
Tabii ki, hiçbir şey olmadı.
Bu arada bir takım ünlüler de para karşılığı bu testi yaptırıyormuş gibi pozlar verdiler ve bu pozlar da tanıtım için kullanıldı.
Adnan Oktar Çetesi’nin marifetlerinden sadece biri bu.
İnsan sağlığını bile hiçe sayan, alçakça işlerinden sadece biri.
http://www.yurtgazetesi.com.tr/genel/adnanoktarinsahteisideortayaciktianlattidoktorlarh101658.html
Sosyal medyada FETÖ’cüler Atatürkçü kimliğine bürünüyor! Algı operasyonlarını yapanların yüzde 75'i...5 izlenme
PİAR Araştırma’dan son seçim anketi!5 izlenme
Türk gemileri İsrail ambargosunu deldi iddiası gündeme bomba gibi düştü! 4 gemi Kıbrıs'ta kapatıp Haifa Limanı'nda açtı6 izlenme
Ya hudiler başkaldırdı! “Türkiye buraya da gelsin!”8 izlenme
Dolardaki artış basını da vurdu: Aydınlık gazetesi yayınına ara verdi8 izlenme
AKP'li belediyeler Bilal Erdoğan'a çalışıyor! İlim Yayma Cemiyeti için seferber oldular16 izlenme
Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil'in kaçak villası hakkında flaş gelişme! Suç duyurusunda bulunuldu!8 izlenme
Türk-İş'ten çarpıcı rapor: "Yoksulluk sınırı asgari ücretin nerdeyse 4 katı. Açlık sınırı 13 bin TL’yi, yoksulluk sınırı 43 bin TL’yi aştı"8 izlenme